Gerçeklerin İnkârı Kırılganlığı Artırır…

Geride bıraktığımız hafta genelinde finansal piyasalarımızda yaşanan eğilimlere bakarak orta vadeli değerlendirmeler yapmaya kalkışmak ciddi bir hata olabilir. Gerek küresel koşullar gerekse Orta Vadeli Plan’a ilişkin beklentiler riskten kaçınma eğiliminin geride kaldığını teyit etmiyor. Durum böyle olunca Türk Lirası’nda yaşanan değerlenmenin ve diğer piyasalardaki göreli iyimserliğin geçici ve spekülatif karakterli olduğunu hesaba katmak gerekiyor.

Federal Reserve’nin başına piyasaların istediği bir ismin geliyor olması, borç tavanı ve bütçeye ilişkin kırılganlığın kısa vadeli olarak ötelenmesi kısa vade açısından geçici bir rahatlama etkisi yaratmış olabilir, fakat orta vade için belirsizlik ve kırılganlık artmaya devam ediyor. Yaşananlar ABD ekonomisinin aşırı gevşek para ve maliye politikalarının müptelası olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bu olumsuzluk doğal olarak küresel eğilimleri de olumsuz etkileyecek, beklentiler yolu ile piyasaları yönlendirmek ve bu yolla fiyatları münipüle etmek giderek zorlaşacak gibi görünüyor. Son çeyrek asırda giderek güçlenen eğilimlerin mucizevi bir şekilde değişmesi pek olası görünmüyor, kısa vadeleri birbirine ekleyerek hem günü kurtarmak hem de sorunların ağırlaşmasını önlemek kesinlikle mümkün değil.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Dünya Gazetesi)

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir