Kazım Çiloğlu – Eyvah şimdi yandık!

İş gelip bankalara dayandı ve bu tavır, ey bankalar… Diye, yüksek sesle dillendirilmeye başlandıysa?

Hemen söyleyelim, yarı kestirme ya da öğle sonu yatay durumda şekerleme yapanlardan ilk olarak dolar ve euro tek gözünü açıp şöyle bir etrafa bakarlar. Sonra hafiften burunları ile bir sınıf… sınıf… Koku algılaması yaparlar ki eğer enayi bir durum varsa, hemen kuyruklarını sallamaya başlarlar!

Bu durumda sanmayın ki faizler derin uykuda kalacak?

Ya da altın gibi değerli metaller…

Onlarda aslında yatay vaziyette ve yüzükoyun uyuyor gibi gözükse de, aslında tek kulakları yukarda, dost düşman dinliyor durumdalar.

Eyyyy… Diye bir ses duymaya görsünler

Anında tabana kuvvet yukarılara doğru arkasına bakmadan kaçıverirler!

Hele piyasalar?

Eminönü Yeni Camii önünde ki güvercinler gibi, yemledikçe önünüze kadar gelmekten çekinmezler ama Eyyy… Diye bağırın, göreceksiniz ki hepsi pırrr… Kanat çırpıp, doğru en yukarı, minare şerefelerine uçuverirler!

Orta yerde bi çare kalıverirsiniz. Çünkü bu yükseklere insanoğlu ha diyince çıkamaz. Araç gereç gerekir ki bu da astarı yüzünden daha pahalıya getirir.

O zaman ne yaparsınız?

Kaderinize razı olur, tıpış, tıpış ayaklarına kadar gidip, daha çok yemleme yaparsınız!

Ve arkanızdan gelmeleri içinde ayrıca tüm yollara da onların sevdiği şeylerle donatırsınız…

Sözün özü;

Her Eyy… Çekmenin bir maliyeti, bu maliyetinde ekonomiye bir bedeli mutlaka olur!

Maazallah ya birde bu patırtı, gürültü arasında derin hatta kış uykusun da olan mevduat sahipleri uyanır ve faiz düşecek diye paralarını çekerlerse?

İşte o zaman, yandı gülüm keten helva…

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir