Atilla Yeşilada – Türkiye ve ABD: Sepeti koluna, herkes yoluna

Atilla Yeşilada’nın bugünkü yazısı

Çocuklar gibi mutluyum, ikinci kitabım “Hormonlu Büyüme Yılları” hafta sonunda baskıya verildi. Sosyal medyada “trending” kafa bulma konusu olan öngörülerim has üzümden yapılmış şarap gibidir, gün geçtikçe yıllanır, tadı artar. Hormonlu Büyüme Yılları’nda 2018 ve sonrasını anlattım. Kitabı alın, bir kenara koyun, 5 yıl sonra okuyun, “Aaaaa…bu FÖŞ Nostradamus’un yeniden reinkarnasyonu ayol” diyeceksiniz.

İşte size bir kehanet daha: Bizim piyasalar erken seçime kadar adam olmaz. Bunun ilk nedeni seçmenin gittikçe ekonomiden daha fazla hoşnutsuzluk ifade etmesi, bunu gidermek için günde 5 vakit ağızdan alınan popülist ilacın ise yatırımcı ve kreditörlerin böbreklerine dokunması. Ek olarak, politik riskin “faiz riskinin” yerini aldığı bu puslu günlerde, AB ile ilişkilerde donukluk ve ABD ile Nisan’da başlayacak olan yüksek gerginlik ortamı piyasalara hayır getirmez ve AKP’yi erken seçim zorlar.

Artık ara başlık kullanmaya karar verdim

Siz bu satırları okurken Başkan RTE ve Juncker’le Tusk Varna’da zirve yapacak. Ankara’nın göçmen yardımının doğrudan Hazine’ye aktarılması, vize serbestisi, Gümrük Birliği Antlaşması’nın yenilenmesi müzakereleri için tarih verilmesi ve en felsefisi “üyelik perspektifimizin teyiti” gibi beklentileri var, ama yine bol temiz hava alacak. Belki bir porsiyon da kalkan yer, tava, yanında da bol roka. AB OHAL kalkıp yargı bağımsızlığı tesis edilene kadar bize selam dahi vermekte zorlanır.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir