Kazım Çiloğlu – Acaba seçilmemek için mi çabalanıyor?

Kazım Çiloğlu’nun bugünkü yazısı

Elbette bu saptamayı iktidar için yaptım. Muhalefet oy aldığı taktirde eli mahkum, iktidara gelecek ama on altı yıldır iktidarda olanların, son günlerde ki uygulamalarına ve söylemlerine biraz daha dikkatlice bakıldığında, sanki bizi seçmezseniz daha çok mutlu oluruz gibi bir hava seziliyor!

Nerede görülmüş tam seçmenden oy alacaksınız?

Peşi sıra zamlar

Bu zamlar, birilerinin sırtına vurulurken

Toplananlar da

Geri ödemesiz kredilerle

Vergi afları

Teşviklerle birilerinin hanesine artı değer yazıyor

Hem de herkesin gözü önünde!

Bir yanıyla bakarsanız san ki yeni iktidar gelirse, eli kolu tam bağlansın, yok biz kalırsak da, bu savurganlığı milletin sırtına vuracak (!)arkamızda taze ve diri bir oy gücümüz olsun…

2011 den bu yana zaman, zaman Yunanistan’ın başına gelen büyük ekonomik krizi, dile getirip, örneklemeleri ile bu günlere yönelik yazdıklarım, sanırım bu seçim sonrasında gerçekleşecek.

Siz olsanız böyle bir durumda iktidarda kalmayı mı, yoksa bir süre muhalefette kalıp, bu ekonomik dibe vuruşu, bir partinin sırtına vurup dışarıdan, hem seçmene hem de çiçeği burnunda taze iktidar gazel okumayı mı seçerdiniz?

Daha ilk günden

Hadi bakalım asgari ücreti beş bin yapın

Ücretlere yüzde elli zam yapın

Milli bayramlarda, yılbaşında da bir maaş ikramiye verin

Köprülerin

Yolların

Tünellerin

Hava alanlarının, borçlarını kapatın

Daha neler… neler…

Bir de bize dönüp diyecekler ki;

Bak gördünüz mü?

Biz gittik böyle oldu!

Şimdi hadi canım sizde diyebilirsiniz elbette…

Ama bakın bizim demokratik geleneğimiz hep böyledir!

Elbette yaşı uygun olanlar o dönemler bire bir yaşadıklarından, ayrıca araştırıp, okuyanlar da bilirler.

Ülke kurulduğunda bir toplu iğne bile ithal ediliyor denirdi!

Menderes, Demirel, Özal hep üretimden ziyade, ithalata, dış borca ağırlık vererek, yapay refah yaratmışlardır. Ama iş bu bedelleri ödemeye gelince, iktidardan bir vesile uzaklaşmışlar sonra da acı şerbetleri ya İnönü ya Ecevit’e üstelikte buna müsebbip sağ partilerin derme çatma koalisyon ortaklığı ve denetimi ile vatandaşa içirtmişlerdir.  Ve bir güzelde bunun suçunu da onların üzerine yıkmayı ve seçmeni de inandırmayı becermekle kalmamışlar, başka kılıklar içinde hem de kurtarıcı olarak omuzlar üstünde tekrar iktidara gelip, baş tacı edilmişlerdir!

”Bu değerleri sözle ve duygusallıkla değil, o dönemlerin iktidar değişimlerinde ki milli bütçenin durumu, iç ve dış borçların rakamsal değerlerine ve o dönem yaşanan enflasyona göre, ücretlilere verilen maaşların alım gücü ile de kıyaslamak gerekir.”

Sözün özü;

Ötelediğimiz ve görmezden geldiğimiz her toplumsal ve ekonomik sorun, bedelini katlayarak, bir gün ve mutlaka karşımıza çıkacaktır.

Önceden denenmiş sosyal, siyasi ve ekonomik bir yanlışı, tekrar oluşmasına göz yuman toplumlar, en pahalı maddi ve manevi bedelli ödemeye mahkumdur!

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir