Kazım Çiloğlu – Köprü geçiş cezaları af edilecekmiş!

Kazım Çiloğlu’nun bugünkü yazısı

Af

Af

Af…

Ne güzel bir ülkede yaşıyoruz değil mi?

Yeter ki vergini, borcunu, kredini zamanında ödeme!

Makbuzları at yatağının altına

Boylu boyuna uzan, rahat ve huzur içinde uyu

Değil mi ki zamanında ödedin, işte o zaman sabaha kadar gözüne uyku girerse?

Yat kalk haline şükret!

Söz konusu ikinci İstanbul boğaz köprüsü geçişlerinde ki ufak ticari araçlara yazılan cezalar ve bu cezaların tebligatının da, bir ila iki sene gibi geç tebliği edilmesi…

Daha önceleri bu tür araçlar, birinci boğaz köprüsünden geçiyordu ama trafiğin düzenlenmesi kapsamında ikinci boğaz köprüsünden geçiş izni verilmiş, birinci köprü yasaklanmıştı.

Buraya kadar her şey normal ve sürücülerce de biliniyordu.

Sorun üçüncü geçiş garantili(!)köprü beklenen ilgiyi görmeyince, önce kamyonlar, TIR, daha sonra da, otobüslere üçüncü köprüyü kullanma zorunluluğu getirilmişti.

Bununla da sonuç alınamayınca, diğer köprülerden geçildiği zaman alınan cezalar çok yukarılara çıkarılmıştı!

Çünkü necip sürücülerimiz, zaman artı mesafe hesabı yaptıklarında, ceza ödeyerek yakın köprüden geçmek hem akaryakıt sarfiyatından hem zamandan daha tasarruflu hale geliyordu!

İşte bunu önlemek için cezalar yukarı çekilmiş ve sürücülere daha çok yakıt harcanan taraf güya cezadan ucuza getirilmişti…

Aslında sürücülerin uyanık buluşu ülke ekonomisi için çok daha yararlıydı

Neden derseniz?

Daha az motorin harcanıyordu

Bu ise daha az petrol ithali ve elbette daha az döviz ve de cari açığın azalmasına katkı idi!

Ama bizim kulağımızı tersten gösterme yönünde akıl almaz bir yeteneğimiz vardır…

Her neyse konumuza dönersek;

İşte bundan sonra ufak ticari araçlara da yukarda ki araçlar gibi bu zorunluluk getirilmiş ama yeteri duyuru yapılmadığı gibi, bir iki sene önce ödenen cezalar da kişilere tebliği edilmemiş, fakat gecikme faizleri bir güzel katlanarak devam ettirilmiş!

Doğal olarak bazı vergiler, araçların kendi fiyatlarının bile üzerine çıkmış!

Nerde ise aylardır tartışılan bu konu da iktidar ise gıkını çıkarmadan izliyor

Vatandaş davalar açıyor

Ekranlarda yırtınıyor

Kimi saygın yurttaş ise her daim olduğu gibi(!)kaderine razı olup, gidip vergisini ödemiş…

Şimdi aklın yolu nedir derseniz?

Önce ulaştırma bakanlığı ile maliye bakanlığı uzmanları durumu inceleyip, kamuoyuna bir açıklama yapması, varsa suçluları ortaya koyması gerekirdi değil mi?

İkinci olarak savcılık idari bir soruşturma açabilirdi

Muhataplar mahkemelerde dava açarlardı ki bunu zaten yaptılar!

Demek ki bu konuda üstüne düşeni, bir tek vatandaş yapmış…

Esas optik geçiş kaydı ve beraberinde kayıtları tutan, ilgili birimlere ileten ve sonuçta vatandaşa tebliği için postaya veren birimlerde, ulaştırma bakanlığımı yoksa maliye bakanlığımı hatalıdır elbette tek, tek incelenmeli idi…

Vatandaş diyor ki eğer bu tebligat bana zamanında gelse idi, yasağı duymasak da ilk cezada bunu öğrenmiş olur, hem bu kadar büyük ödemeyle karşılaşmaz, büyük maddi sorunlarda yaşanmazdık!

Haksızlar mı?

Sonuna kadar haklılar…

Neden mi?

Söyleyelim;

Sağlık bakanlığı hastane randevunu

İç işleri bakanlığı ve emniyet birimleri üç kağıtçılar, tehlikeler için

Belediye başkanları etkinliklerini

Bakanlıklar açılışlarını

Hatta bir sürü özel şirket indirimlerini

Cep telefonundan sana mesajla bildiriyorlar değil mi?

Ama bu iki bakanlık hata içişleri bakanlığı(trafikle ilgili) ceza kesiyor ama anında haberiniz olamıyor!

Tüm bunlar yaşanırken, birden bire inanılması güç bir mucize oluyor(!) TBMM Başkanı bir basın açıklaması ile bu cezalara af getirileceğini duyuruyor…

Hatta daha da ileri bir detaya girip, ödeyenlerinde paralarının iade edileceğini kesin bir dille ifade ediyor. Mart ayına kadar ödeyenler paralarını alacak diyor!

Allah, Allah…

Biz şimdiye kadar meclis başkanlarından bu tip, yürütmeyi ve yargıyı hatta milletvekillerinin henüz görüşülmemiş bir konuda, onları etkileyen ve bağlayan açıklamalarını hiç görmemiştik…

Ama ne gam!

Gene doğru ve zamanında cezaları ödeyenler zararlı çıktı, zira az değil, binlerce liraların, altı yedi ay hatta beklide bir sene, geri ödeme faizi de alamadan, ellerine anaparayı verecekler, bu bir…

Diğeri ise üçüncü köprüden geçen araç sayısını artırmak için yapılan bu zorlamalar ile aşırı yakıt sarfiyatı da, gene az geçişlerin farkı gibi(!)hazine tarafından yani bizim cebimizden ödendiğidir!

Cezalar değil, cezaların arkasındaki gerekçeleri sorgulamayan ve bu zorlamaları dayatanlara

hesap soramayan toplumları sevindirmek, çok kolaydır!

Tıpkı eşeğini kaybettirip, semersiz bulup da sevinenlerin, iyi de bunun semeri nerede diye, sormayı akıl etmedikleri gibi…

Seçtikleriniz sizi yönlendirir, siz seçtiklerini yönlendirmez ve umursamazsanız, hiç kuşkunuz olmasın, gözünü açtığınız da tüm bedel ve oluşan veballeri gene paşa, paşa siz ödersin!

Sözün özü;

Cezaları değil seçtiklerini sorgulamazsanız, toplumsal sorunlarda çözüm üretemezsiniz…

“Kazım Çiloğlu – Köprü geçiş cezaları af edilecekmiş!” ile ilgili 2 yorum

  1. Benim 1. Köprü geçişini OGS Mayıs 2017 de okuyamamış kasım 2018de HGS cezası olarak geldi bende o tarihte banka hesabımın müsait olduğunu gösteren banka hesap özeti alıp gönderdim , her seferinde telefonla arayıp 100 kişilik telesekreter bekleme kuyruklarında bekleyip itiraz dosyası açtırdım . Emekli olmasaydım zaman bulup uğraşamaz nalet şerrine onların hatası olduğunu bile bile öderdim . Artık devletin deli dumrul mantığıyla değil , düzgün çalışan sistemler kurarak adaletli çalışması gerekir

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir