Kural Dışına Çıkma Dürtüsü

Giriş
Tek tek insanlar açısından doğru olan yaklaşımlar acaba toplumun tamamını da benzer biçimde etkiler mi? Bu soruya yanıt ararken işin psikolojik boyutundan sosyolojik boyutuna geçiyoruz. Bir toplum (çoğunluk olarak) yerine getiremediği sorumluluklarından sıkılmış ve bunları yerine getirme uğraşısından vazgeçmiş olabilir mi? Mesela çevreyi temiz tutmaya çalışan insanlar kendilerinden çok daha fazla sayıda insanın tam tersini yaptığını gözlemleyerek onlara katılırlar mı? Yasalara uymaya çalışan insanlar bu çabalarının takdir edilmediğini hatta tam tersine yasalara uymayan insanların daha avantajlı bir duruma geçtiğini gördüğünde yavaş yavaş onlarla aynı saflara geçmeye başlarlar mı? Mesela vergisini zamanında ödeyen yurttaşlar, vergisini zamanında ödemeyenlerin affa uğradığını ve ödemediği dönemde parasını faizde tutarak vergi yükünü hafiflettiğini gördüğünde çabasının ne kadar boş olduğunu düşünüp onlar gibi davranmasının daha akıllıca olduğu kanısına varır mı?

William Golding’in, Hitler’in çıkışını ve Alman halkının bir süre sonra karanlık tarafı seçmesini alegorik bir yaklaşımla anlattığı ‘Sineklerin Tanrısı’ nda ıssız bir adaya düşen uçaktan sağ kurtulan çocuklar önce düzenden yana bir birlik oluşturuyorlar. İş bölümü yapıyorlar, birlikte çalışıyorlar. Sonra bir bölüm çocuk içlerinde en güçlü olanın kendisini başkan ilan etmesiyle ona katılarak düzene baş kaldırıyor, gruptan ayrılarak kural dışı bir yaşam sürmeye başlıyorlar. Kural dışılık çocukları öylesine çekiyor ki sayıları giderek artıyor. Giderek güçlenen bu çete düzenin yerini alıyor, derken kurallar ve oylama ortadan kalkıyor tek bir çocuğun emirlerini yerine getirmeye başlıyorlar. Ve sonunda iş vahşete dönüşüyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir