11:30
Endeks dün 68 binin altında bir kapanış yapmıştı. Bugün açılışını yaklaşık 300 puan yukarıdan yaptı. Çok hacimsiz ve gönülsüz bir yukarı hareket izledik. Bugün için, endeks çok fazla yön belirtmiyor. Saat 11:00 sıralarında bir miktar satış baskısı vardı ve endeks 68.100 seviyesine kadar geriledi. Fakat şu an 68.200 civarında yatay hareket ediyor. Endeks için şu an yön tayini yapmak zor olduğundan bu tür durumlarda A ve B planınız hazır olmalıdır. daha önce gece yarısı verdiğim yorumda belirttiğim üzere kritik seviye 67.300’ün altında kapanıştır. Bu olursa, özellikle endekse yakın hareket eden kağıtlarda nakde geçmek gerekir. Ama şu an için bu olasılığı zayıf gördüğümü de belirtmeliyim.
Dolarda 1.5560 seviyesiniş görüyoruz. Tahminen 1.55 -1.57 aralığında kısa süreli bir hareket yapacaktır. Fakat henüz güçlü bir yukarı hareket sinyali vermiyor. Bu aşamada kısaca görünüm böyle… Bugün biraz site ile uğraşacağız. Bir sonraki yorumu saat 17:00 civarında seans kapanmadan önce vereceğim.
02:42
Borsanın Yönü ve Dinamikleri Ne Söylüyor?
Geçen haftaya çok olumlu başlayan endeks, 70 bin seviyesini gördükten sonra gerilemeye başladı. Özellikle çarşamba gününden itibaren, dış piyasalardaki olumsuz hava ile birlikte düşüş yapan İMKB100 endeksi, Perşembe günü bütün borsalar düşerken yerinde saydı ama Cuma günü, dış piyasalarda oluşan olumlu havaya rağmen, hızlı bir gerileme yaptı ve haftayı yüzde 1.5’a yakın gerileme ile kapattı.
Dünya borsaları arasındaki yerine baktığımızda ise, endeksin düşüşünün diğer borsalara ve özellikle de gelişmekte olan ülke borsaları endeksine göre sınırlı olduğunu gördük.
Cuma günü ne oldu?
Yurtdışındaki olumlu havaya karşın, gün içinde hisse bazlı düşüşler nedeniyle satıcılı bir seyir izleyen İMKB, kapanışa yakın bilançosunu açıklayan Akbank’ın kârındaki gerileme ile, GE Capital’in Garanti Bankası’nda sahip olduğu yüzde 1.25 hisseyi satmak üzere MKK’ya kaydettirdiği açıklamasının bu iki hisseye getirdiği satışlarla kayıplarını daha da artırarak yüzde 1.63 düşüşle kapandı. Akbank’ın ilk çeyrek net kârı, net faiz gelirleri ve marjlardaki düşüşün etkisiyle yüzde 23 gerileyerek 744.06 milyon lira ile beklentilerin hafif altında gerçekleşti. Akbank hisseleri yüzde 2.48 düşüşle 7.86 liradan kapandı. Bankacılık endeksi ise günü yüzde 1.91 düşüşle tamamladı.
Teknik Analiz
Teknik dinamikler, endeksin 67.500 seviyesinde Fibonacci geri dönüş çizgilerinin yüzde 23.6 desteği olduğunu gösteriyor. Bu seviyenin altına sarkma olabilir ve 67.300 seviyeleri görülebilir. Bu durum hisse pozisyonunu azaltmayı gerektirecek bir gelişme değildir. Fakat, 67.300 seviyesinin altında bir kapanış, endeksi 65 bin seviyesine kadar çekebilecektir. Bu yüzden 67.300 seviyesi takip edilmelidir. Bu seviyenin altında kapanış olabilir mi?
Kanımca olmaycaktır. Geçen hafta 68.200 seviyelerinden kapanan endekste 67.500-68.000 aralığında bir destek çalışması sonrasında yeniden yukarı hareket görebiliriz. Endeksin 67.550-69.000 arasında kanal oluşturması olasılığı daha yüksektir. Fakat, 67.300’ün algtında bir kapanış olasılığının çok yükselmesi durumunda stop-loss yapılmalıdır. Çünkü bu durumda 64.500’e kadar düşüş olasılığı artar.
Dün endeks 68 bini destek yaparak hareket etti ve 67.500 seviyelerine gerilemedi. Bu aşamada çok ani ve hızlı hareket beklemeyin. Her an birşey olacakmış gibi yaklaşırsanız, gereksiz yerlerde alım satımlar yaparsınız. Dolayısıyla zarar edersiniz.
Dolar/TL Kurunda Son Gelişmeler ve Yön
Dolar geçen haftaya 1.5185 seviyelerinden başladıktan sonra Perşembe gününe kadar yükselişini sürdürdü. Özellikle AB Merkez Bankası başkanı Trichet’in faizleri 1.25 seviyesinde bırakması ve gelecekteki faiz artırma olasılıklarına ilişkin net bir sinyal vermemesi, doların dünya piyasalarında hem Euro’ya hem de diğer paralara karşı değer kazanmasını sağladı. Bu nedenle TL karşısında da yükseldi ve geçen Perşembe itibariyle 1.5492 seviyesine kadar çıktı. Cuma günü ise, ABD’deki istihdam verilerinin açıklanmasıyla birlikte, dolarda düşüş vardı. Bu durum Dolar/TL kuruna da yansıdı ve Cuma günü doların kapanış değeri 1.5360 seviyesinden oldu.
Görünen o ki 1.55 seviyesinde önemli bir direnç var. Eğer dolar, uluslararası piyasalarda diğer paralara karşı çok güçlü olmazsa, TL’ye karşı da 1.58 seviyesini yukarı aşması zor görünüyor.
Teknik olarak, kısa vade için, 1.5150 ile 1.55 aralığındaki bantta dalgalanma bekleyebiliriz.
Orta ve uzun vade için baktığımızda ise, doların seviyesini, dolara olan arz ve talep belirleyecektir. Son zamanlarda dış ticaret açığının hızla artıyor olması, dolar talebini artırmaktadır. Fakat yılın ikinci yarısında ve özellikle de seçimden sonra, ekonomiyi soğutma çabaları başarılı olur da, ithalat talebi düşerse, doların 1.50 seviyesinin de altına indiğini görebiliriz.
Tersi olur da ekonomideki büyüme hızı devam eder ve cari açık artmayı sürdürürse, dolarda yukarı bir hareket görmek mümkün olacaktır.
Şu anki ortamda, geleceğe ilişkin olarak ekonominin yılın ikinci yarısında soğuyacağını düşündüğümden, doların yönünün aşağı olmasını bekliyorum. Fakat, AB’deki borç krizi derinleşir, Yunanistan’ın Euro’dan çıkması gibi olaylar olursa ve dolar uluslararası piyasalarda değer kazanmaya başlarsa, Türk lirasına karşı da değer kazanması söz konusu olacaktır. Bu tür durumlar olursa yeniden değerlendirme yapmamız gerekecektir.
Dolar geçen haftaya 1.5185 seviyelerinden başladıktan sonra Perşembe gününe kadar yükselişini sürdürdü. Özellikle AB Merkez Bankası başkanı Trichet’in faizleri 1.25 seviyesinde bırakması ve gelecekteki faiz artırma olasılıklarına ilişkin net bir sinyal vermemesi, doların dünya piyasalarında hem Euro’ya hem de diğer paralara karşı değer kazanmasını sağladı. Bu nedenle TL karşısında da yükseldi ve geçen Perşembe itibariyle 1.5492 seviyesine kadar çıktı. Cuma günü ise, ABD’deki istihdam verilerinin açıklanmasıyla birlikte, dolarda düşüş vardı. Bu durum Dolar/TL kuruna da yansıdı ve Cuma günü doların kapanış değeri 1.5360 seviyesinden oldu.
Görünen o ki 1.55 seviyesinde önemli bir direnç var. Eğer dolar, uluslararası piyasalarda diğer paralara karşı çok güçlü olmazsa, TL’ye karşı da 1.58 seviyesini yukarı aşması zor görünüyor.
Teknik olarak, kısa vade için, 1.5150 ile 1.55 aralığındaki bantta dalgalanma bekleyebiliriz.
Orta ve uzun vade için baktığımızda ise, doların seviyesini, dolara olan arz ve talep belirleyecektir. Son zamanlarda dış ticaret açığının hızla artıyor olması, dolar talebini artırmaktadır. Fakat yılın ikinci yarısında ve özellikle de seçimden sonra, ekonomiyi soğutma çabaları başarılı olur da, ithalat talebi düşerse, doların 1.50 seviyesinin de altına indiğini görebiliriz.
Tersi olur da ekonomideki büyüme hızı devam eder ve cari açık artmayı sürdürürse, dolarda yukarı bir hareket görmek mümkün olacaktır.
Şu anki ortamda, geleceğe ilişkin olarak ekonominin yılın ikinci yarısında soğuyacağını düşündüğümden, doların yönünün aşağı olmasını bekliyorum. Fakat, AB’deki borç krizi derinleşir, Yunanistan’ın Euro’dan çıkması gibi olaylar olursa ve dolar uluslararası piyasalarda değer kazanmaya başlarsa, Türk lirasına karşı da değer kazanması söz konusu olacaktır. Bu tür durumlar olursa yeniden değerlendirme yapmamız gerekecektir.
Bugün bir sonraki yorum saat 11:30’da verilecektir.
