Türkiye’ye yönetenler ekonomide ve siyasette istikrardan bahsediyorlar. Son olarak Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ‘Küresel Finansal İstikrarın Sürdürülebilirliği Konferansı’nda konuştu.
Aslında tam da yerinde ortaya çıktı istikrar söylemleri… Çünkü kimse şunu sormuyor: Kimin için istikrar? Türkiye penceresinden baktığınızda ifade edilen şu: Borcun sürdürülebilirliği… Nitekim sürekli artan iç ve dış borç da bunun kanıtı niteliğinde.
Ülke ekonomisinin iyi olması borçların, yine borçlanarak ödenebilmesi penceresinden konuşuluyor. Eğer borç ödeyip, yeniden borç bulabiliyorsanız, iyi bir ekonomisiniz öyle mi? Dünyadan yüzde 17 ile borçlanıp, sonra birikimleri yüzde 4-5 ile dışarıya satan, sattıktan sonra da sendikasyon kredileriyle kendi parasına tekrar bedel ödeyen başka zihni sinir akıllı ülke var mıdır?
Şüphesiz Türkiye bu konuda, tüm dünyaya örnek teşkil ediyor. Gidin ve Dünya Bankası’nda çalışan Türkler ile konuşun. Parayı verenlerin bu ülkeye nasıl güldüklerini öğreneceksiniz. Şimdi Babacan çıkmış istikrardan bahsediyor.
Bence Sayın Bakan önce hangi tarafta olduğunu açıklayarak işe başlasın. Bu istikrar küresel finansörler için mi, Türk Milleti için mi gerekli?
Sıcak para üzerinden soyulan, marketler aracılığıyla raftan ithalatla tüketilen bir ülkenin insanları haline geldik. Tarihin en yüksek sıcak parasıyla karşı karşıyayız. Serseri para 123 milyar doları aşmış vaziyette. Hani Başbakan da, ekonomi kurmayları da dikkat çekiyorlardı. Bu tehlikeydi? Tüm dünya sıcak paradan kurtulmaya çalışırken, biz bunu ‘yabancı sermaye teveccühü’ diye ambalajlayıp vatandaşa sunuyoruz.
Madem her şey yolunda, ortalık gülük gülistanlık, neden elde avuçtakini satıyoruz? Üstelik yabancıya… 26 senede 42 milyar doları aşan özelleştirme yaptık. Peki sorarım size: Yerine ne koyduk? Seçimlik açıldığı iddia edilen hayalet tesisleri istisna tutarsanız, bir kartopu haline gelen ve bizi ezmeye başlayan borç…
Bugün Yunanistan’a çok üzülmeyin. Ne demişler? ‘Gülme komşuna, gelir başına.’ 2011 sonu Türkiye’nin Yunanistan gibi bir fotoğraf verme olasılığı sizi şaşırtmasın. Eğer sıcak paraya güveniyorsanız, orada da bir gelişme var. Goldman Sacsh yatırımcılarını uyardı: Türkiye’den çıkın.
Akıl tutulmasının boyutu büyüyor. Herkes de durup, seyrediyor. Başbakan ve ekonomi kurmayları da çıkmış ekonomik başarılardan bahsediyorlar. Üstelik halkı yanıltarak… Mesela lütfen biri çıkıp, paradan 6 sıfır atılınca nasıl zenginleşildiğini anlatsın. Muhasebecilerin işini kolaylaştırmaktan başka ne işe yaradı? Elbette gizli devalüasyon yapıp 200 TL’lik banknotları saymazsanız.
Kimse kusura bakmasın. Ortada büyük bir ekonomi komedisi yaşanıyor. Fakat faturası çok yüksek olacak. Biz şimdiden ona isim bulalım. Yaşananlara kısaca ekomedi diyebiliriz.
