Sulukule’de mahalle kavgasıa girişenlerin bile yüzünü kızartacak hakaretler, sex skandalları, iç savaş geliyor kehanetleri…Bunlardan bıkıp derin bir iç çekip “13 Haziran gelse de biraz nefes alsak!” diyormusunuz? Olmayacak duaya amin demeyin, çünkü asıl şenlik 13 Haziran sabahı başlayacak ve belki de 2102 ortalarına kadar sürecek. Hem ekonomide hem de siyasette daha bir kaç hafta öncesine kadar öngörülmesi mümkün olmayan tehditler yaz yağmurundan sonra camıs pisliğinden fışkıran mantarlar gibi güzel yurdumuzu çevreliyor.
Bu yazının konusu ekonomi değil, siyasi tehditler, ama yine de geçen hafta Standart and Poor’s açıklamasından sonra tarihe ufak bir not düşmeden geçemeyeceğim. S&P açıkça bu sene not artırımı yok diyor. Gelecek sene not DEĞİŞİMİNİ de 21012 taslak bütçesine bağlantılandırıyor. Bunun anlamı açık, ama sanırım değerli meslektaşlarım satır aralarını okumak istemedi. S&P diyor ki: Artık bu ekonomiyi soğutmaya o dandik para politikası değil hakikisi bile yetmeyecek. Bütçede Yunan vari kemer sıkma görmezsek, kredi notu artırımı yok. Hatta, eğer küresel kredi koşulları bozulursa, kredi notunuz düşebilir bile. Bunu vurgulayarak yazıyorum, çünkü Türkiye siyasi istikrara en çok ihtiyacı olduğu dönemde, önlem düşünmek yerine içerde ve dışarda sonu karanlık maceralara sürüklenebilir. Zaten ekonomik riskleri hafiften satıp kapıya yönelen yatırımcı, bir de aşağıda yazacaklarımı fiyatlarsa, sinemada birisi “yangın var” diye bağırmış gibi oluruz.
Makalenin tamamını okumak için BURAYI ziyaret ediniz.
