Çetin Ünsalan – 2,5 milyar Dolar’ı kime harcadınız?

Suriye’den ilk mülteciler 2011 Nisan sonunda gelmeye başladı. Ardından olayın boyutu büyüdü… ‘Kim geliyor, kim gidiyor’ derken, olay kontrolden çıkmaya başladı. Sınır kapısı diye bir kavram kalmadı; her önüne gelen kontrolsüz bir biçimde geçer oldu.

Şüphesiz bunların içinde masum insanlar da vardı,  sayıları 76 bini aştığı iddia edilen ne olduğu belirsiz tiplerde… Zaten Hatay’daki mülteci kamplarında bu ayrım çok net görülüyordu. Hatırlayacaksınız kampın birine milletvekilleri bile giremedi. Sonra girilemeyen kamptakiler şehirde terör estirmeye başladılar.

Ekim 2011’de Van Depremi oldu ve aslında bu noktadan sonra tartışmalar boyut değiştirdi. Suriyeliler Türkiye’nin dört bir yanına dağıtıldı, ama Vanlı kardeşlerim yerinde çilekeş…  Sene 2014, depremzedelerim halen mağdur, Suriye’den gelen 1 milyon kişiye 2,5 milyar dolar harcandı.

Elbette bu paralar gerçekten Suriyeliler’e mi gitti? İşte asıl bu yazıda sormak istediğim de bu… Gözümüzün önündeki kampta kalanlar var; tamam… Tek tük müteşebbis olanlar, kayıtdışı çalışanlar da var; kabul edilemez olsa da ona da tamam… Ama ortada uluslararası düzeyde uçuşan silah, mühimmat ve teröre destek iddiaları da var.

Ben o kadar iddialar üzerinden değil, daha gözlerimizin önünde olan bir gerçekten soru soracağım. Diğerlerine ortaya net bir kanıt çıkınca bakarız. İstanbul’un dört bir yanında sizin de dikkatinizi çekmiyor mu?

Yol kenarlarında, caddelerin ortasında, deniz otobüsü iskelelerinin önünde, metrobüs üst geçitlerinde, hatta İstanbul Adliye Sarayı’nın dibinde aile boyu, çoluk çocuk dilenen Suriyeliler’i görmüyor musunuz? Dört bir yanımızı sarmış vaziyette… Parklarda bahçelerde yatan insanlar, perişanlık içindeler.

Gidin bakın İstanbul Horhor’a… Suriye üzerinden giren Somaliler ile Suriyeliler neler yapıyor, bir kurcalayın… Buraya gelenlere marketten alışveriş için kart dağıtıldığı söylendi. Bu paralar yükleniyor mu? Hangi marketlerde geçiyor? Neden bilmiyoruz? Doğruysa sokaktaki bu kadar aç, dilenen insan nereden çıkıyor?

İstanbul, Türkiye’nin özeti de, hangi şehirden kiminle konuşup sorarsam hep aynı yanıtı alıyorum: “Evet bizim burada da o kadar çok ki…” Bu işin asayiş boyutu da var, insanlık anlamında dram boyutu da…

Fakat benim sorum daha net: 1 milyon kişiye 2,5 milyar dolar harcadığınızı söylüyorsunuz. Peki o zaman bu insanlar kim? Hangi özellikleri nedeniyle sokaklarda yaşıyorlar? Perişanlar ve büyük bir ihtimalle çok yakında sokaklarda güvenliği de tehdit etmeye başlayacaklar.

2,5 milyar dolar, öyle yenilir yutulur bir para değil. Bu kadar para harcansa, ortada aç kimse kalmaması lazım. O zaman soruyorum size tekrar: Sokaklarda dilenen bu Suriyeliler kim ya da siz Suriyeli diye kime para verdiniz?

Parayı harcarken sormadınız, bari harcadığınız paranın ve bu perişanlığın hesabını verin. Yöneticimiz uyuyor mu? Yoksa uyanık mı geçiniyor?

[email protected]

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir