Abdurrahman Yıldırım – Dış açık düzelirken iç açık (bütçe açığı) bozulacak mı?

Önceki gün 11 aylık ödemeler dengesi verileri üzerinden giderek cari açıkta kötüleşmenin sonuna vardığımızı, bu yıl hem kur artışı hem de büyümenin, dolayısıyla ithalat gereğinin azalmasıyla dış açığın düşüşe geçebileceğini belirttik.

Bunun yan etkisi veya bedeli ise enflasyon ve büyüme hızının kaybıydı.
Dün de 2013 yılı sonu itibarıyla merkezi yönetim bütçe sonuçları açıklandı. Bütçede 2006’dan sonra en iyi yılı gördük. Hatta biraz daha geriye gidersek 1985 sonrasının, yani son 29 yılın en iyi ikinci yılını yaşadık.

■ Çünkü bütçe açığı yüzde 37 daralarak 18.5 milyar liraya indi. Bunun beklenen milli gelire oranı yüzde 1.2. 2006’da açık yüzde 0.6’ya kadar düşmüştü. 1985’te ise açık yoktu, bütçe açığı sıfırdı.

■ Geçen yıl bütçeyi iyileştiren temel etken vergi gelirlerinin reel olarak artmasıydı. Gelirler yüzde 17 oranında artarak hem giderlerin 4.5 puan, hem de enflasyonun yaklaşık iki katı düzeyine çıktı.

■ Vergi gelirleri arasında kurumlar vergisinde herhangi bir artış yok, gelir vergisi de yüzde 13 kadar artarken, asıl büyüme dolaylı vergilerde oldu. Geçen yıl ithalatın yüzde 6 artması ithalattan alınan KDV’yi yüzde 25 artırdı. İç tüketimin canlanması da içeride alınan KDV’yi yüzde 20 artırdı. Özel tüketim vergisi de yüzde 19.2 yükseldi.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Habertürk Gazetesi)

 

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir