Anlayana Sivrisinek Saz…

Geçtiğimiz hafta genelinde finansal piyasalarda yaşanan eğilimlere baktığımızda riskten kaçınma eğiliminin yeniden güçlendiği, kırılganlığın artmaya başladığı dikkat çekti. Durum böyle olunca dikkatler merkez bankalarının ne yapacağı veya yapmayacağı üzerine odaklanmaya devam etti. Kronikleşen durgunlaşma eğilimine bağlı olarak mevcut sorunların ağırlaşmayı sürdürüyor olması genel bir güvensizlik yaratıyor. Merkez bankaları olumsuz algılamaları azaltmak ve zaman kazandırmak adına parasal genişlemeye gidiyor ve topu iş dünyası ile siyasilere atıyor; fakat bir yandan talebin daralıyor olması diğer yandan siyasilerin geniş seçmen kitlelerinin desteğini kaybetmesi nedeniyle bir şey yapılamıyor; sorunlar ağırlaştıkça parasal genişlemeye bağımlılık artıyor ve eşanlı olarak istikrarsızlık potansiyeli büyüyor. Basiretsizlik kol geziyor, içine düşülen kısır döngüden çıkılamıyor.

Son altı aylık dönemde Euro Bölgesi’nde yaşanan gelişmeler hem mevcut kısır döngüyü özetliyor hem de geleceğe yönelik kırılganlık ve güvensizlik konusunda net bir fikir veriyor. Tüm üyelerin sorunlu hale geldiği bir yapıda hiçbir şey olması gerektiği gibi yürümüyor, çıkar çatışmalarının ortaya çıkması ve sorunların daha da ağırlaşmasına sebep olması önlenemiyor. Sorunlara kalıcı çözüm üretmeye çalışmanın devasa maliyeti göze alınamıyor, hal böyle olunca teknokratlar ile siyasiler arasındaki görüş ayrılığı büyüyor; giderek büyüyen çaresizlik daha önce olmaz denilen yaklaşımları zorunlu olarak gündeme getiriyor fakat güven bunalımı daha da derinleşmiş olduğu için pek bir işe yaramıyor. Herkes kendi başının çaresine bakmaya karşı taraftan taviz koparmaya çalıştıkça geleceğin kararması kaçınılmaz hale geliyor. Seçmenlerin her şeyi bilmesi istenmiyor, her şeyi bilenler arasındaki suç ortaklığı ve birbirlerine karşı büyüyen güvensizlik merkez bankalarının yıpranarak itibar kaybetmesini gündeme getiriyor. Sonuçta herkesim bindiği dalı kesmek konusunda birbirleri ile yarışmaktan vazgeçemiyor…

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir