Türkiye, Avrupa’nın en iyisi, dünyanın en çok büyüyen ikinci ekonomisi, yerli gemi yaptı, yerli otomobil üretecek, milli gelir artıyor, bankalarımız testten geçirilmeyecek kadar iyi durumda, en büyük biziz. Yan bakanın, kafasını gözünü yararız.
Belki içteki teröriste efelik yapamıyor yöneticilerimiz ama, dünyanın her yerine yetiyor. Herkese fırça atıyor, laf koyuyor, tabir yerindeyse taşı gediğine oturtuyor. Uluslararası derecelendirme kuruluşlarının performansı berbat, ABD Türkiye’yi örnek alıyor, IMF’yi kovduk gitti.
Manşetlere sığmayan başarıların sunumu dar gelmiş olacak ki, iktidar kanalıyla muhalif bir çizgi seyreden bir kanal daha satın alınıyor. Hukuktan medyaya, spordan sendikalara kadar her şey hizaya getirildi. Eğitimde, öğretmen ithalat noktasına bile gelme başaran ülkem, doktoru da dışarıdan getirmenin altyapısı hazırlıyor.
Sokağa çıkın sorun: Kimin hukuka inancı kaldı? Şimdi yeni usul kanunuyla birlikte bir davanın açılabilmesi bile minimum 6 ayı bulacak. Siz daha durun. Kanun Hükmünde Kararname ile yetki verilen bakanlık, insanların tapusunu alenen yok saysın da hukukun göz yaşartan boyutlarını o zaman göreceksiniz.
Basın diktatör rejimlerini bile aratacak ölçüde tek ses olmaya başladı. Farklı ses çıkaranın ‘kellesini isterük’ diyenler basın mensubu olarak konuşurken, farklı fikirlerin de var olması gereğinin demokrasinin kuralı olduğunu unutup, ileri derecede, Irak tipi bir demokratlık modası yaşanıyor.
Ekonomide her şey yolunda deniliyor. Fakat sekiz ayda yaptığımız toplam ihracat, ithalatımızın yüzde 77’sini ancak karşılayabiliyor. Milli gelir bakımından zenginleşen vatandaş kredi kartına dayanmış, geliri olmadan fazladan213 milyar TL harcıyor. Dış ticaret açığının 71,4 milyar dolar sınırına dayandığı, sene sonu itibariyle 80 milyar dolarlık cari açığın telaffuz edildiği ülkemde, dış borç stoku 310 milyar dolara yaklaşıyor. İç borcu saymıyorum bile… Durum orada evlere şenlik…
Elektriğe zam, doğalgaza zam… Bitti mi? Hayır… Her ikisinin fiyatlarındaki artışın da devam edeceği açıklanıyor. Vatandaştan ‘çıt’ yok. Ulaşım ücretleri artırılıyor. ‘Gelirin yüzde 20 arttı mı’ ki itiraz etmiyorsun denilen vatandaş, öylece bakıyor. Hatta bazıları durumdan vazife çıkarıp, iktidarı savunmaya soyunuyor.
Üreticinin enflasyonu, tüketicininkinin 2 katı oranda artıyor. Bunun anlamı sermaye erimesi, sanayiciden çıkan tek ses ‘fos’… Yağcılığı saymazsanız… Bir tarafta kazançtan vergi toplayamayanlar, dolaylı vergilerle insanları soyuyor. Tek ses: Tıs… Zannedersin memlekette sular kesilmiş.
Herkes biraz korkudan, biraz borçlu yapıdan, biraz da çarkının bozulmaması kaygısından üç maymunu oynuyor. Öte tarafta ormanları katledecek 2B Yasası’nın önü açılıyor. Peki bu kadar maymunu nereye saklayacağız? Uyanın millet, uyanın! Hayal olup, gerçek olanlar 74 milyonluk bir ülkenin karabasanı olmaya hazırlanıyor. Ya da bozmayın rahatınız. İyi geceler…
Yaaa, söylemesi kolay ” iyi geceler”.Kardeşim bunları okuyup sakin oturmak mümkün mü?
Ki uyuyalım…vallahi anacığım da ben de ilaç alıyoruz uyumak için…haber izleyemiyoruz zira her haber saatinde gözümüze baka baka yalan söyleyen hükumet üyeleri var.!
yetmişbeş yaşındaki anacığımın da benim de bilmediğimiz küfür yok sayelerinde…ilaç almaktansa bunları kullanıyoruz ekran karşısında…
Sizler de olmasanız ölmeyi yeğleyeceğiz artık!Ellriniz dert
görmesin…yazınız lütfen yazınız ki biz de okuyalım ve Allah sizden razı olsun diyelim.