Çetin Ünsalan – Bütçe sorununu çözdüm

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 2015 yılı bütçesinin 21 milyar TL açık vereceğini söyledi. Nedendir bilinmez arkasından da hemen kimlik parası gündeme geldi. Taşımaktan gurur duyduğum kimliğe küfür edenlerin, Türk diyemeyenlerin, kimliği reddedip elektrikten suya bedava kullananların olduğu bu ülkede, şimdi de kimliğe haraç istiyorlar.

 

Aslında Şimşek’inki pratik bir çözüm. Bu sayede bütçe sorununu da çözmek mümkün olabilir. Buradan 1,4 milyar TL bekleniyor. E-devlet şifresinin peşine düşelim. Kaybedilmese bile herkesi bağladığınızda 77 milyon TL gelir elde edilir.

 

Herkesten nefes aldığı için 50 TL toplasanız, ki oksijen bu kadar ucuz olabilir mi; bakın iyi fiyat uyguluyorum, 3 milyar 850 milyon TL eder.

 

Twitter’a kızıyorlar değil mi? Fırsata dönüştürün olayı bitirin. Araştırmalar günde 8 milyon tweet atıldığını ortaya koyuyor. Bu yılda 29 milyar 200 milyon adet eder. Her tweet için 50 kuruş alınsa, 14 milyar 600 milyon TL toplarsınız.

 

Ürün çeşitlemesine de gidebilirsiniz. Örneğin adım başı 10 kuruş, kelime başına 1 kuruş alabilirsiniz. Düşünsenize normal bir konuşmada her bir saniyeye 2 kelime düşüyor. Yaratıcılığınızı kısıtlamayın. İş arayandan 200 TL isteyerek, hem işsizlik sorununu halledebilir; hem de çok ısrarlıysa bütçeye kaynak yaratabilirsiniz.

 

Doğanı teşvik edip, üç çocuk istendiğine göre doğumlar bonus olabilir ama; ölenlerin mirasçılarından nüfusu azalttığı için 500 TL ceza alabilirsiniz. Sigara, alkol, harç gibi klasik metotları saymıyorum. Dolaylı soygun konusunda yaratıcılığınız zaten kâfi düzeyde.

 

Bakın sadece kimlik, nefes alma ve tweet ile bütçe açığını kapatmak mümkün olduğu gibi, neredeyse Atatürk Orman Çiftliği’ni yargı kararına rağmen katlederek yaptığınız Aksaray’ın ve Cumhurbaşkanı’nın yeni uçağının da parası çıkıyor.

 

İnanın bu yöntem ekonomiyi yönetme tarzınıza da çok uygun ve bu iktidarda böylesi bir yeteneği görüyorum. Keza işsizden sigorta primi isteyerek bu yolda umut vaat eden bir pırıltıya da sahip olduğunu kanıtladı.

 

Tabi tüm bu çözüm önerisinde küçük bir açmaz var. Vatandaş bu paraları nereden ödeyecek? Öyle ya, gideri karşılayabilmek için, bir de gelir olması gibi ufak, önemsiz bir ayrıntı var değil mi?

 

Onun çözümü de çok kolay. Herkes kredi çekecek veya kredi kartından bu ödemeleri yapacak. Böylece Türkiye’de büyük bir zenginlik ve refah yaratmak, açık vermeyen bir bütçeye de ulaşmak mümkün olabilecek.

 

Bazılarının ‘böyle gelir kurgusu olur mu’ dediğini duyar gibiyim. 12 senedir ülkeyi bu yolla yönetildiğini görmeyip; benzer bir soygun düzeni içinde, insanları zorunlu ihtiyaçları için batırarak oy isteyenlere neden bu soruyu sormadınız?

 

Çünkü adına ‘başarılı ekonomi’ dedikleri büyük palavranın, biraz abartı kullanarak ortaya koyduğum bu çözümden hiçbir farkı yok. Ülkenin 12 yıldır bu yolla batırılışının başarı olduğuna inanıyorsunuz da, hani Nasreddin Hoca misali kazanın öleceğine ya da bunun çözüm olmayacağına mı inanamıyorsunuz?

 

[email protected]

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir