Dördüncü Nesil Teşvik Düzenlemesi

Geçen hafta  yeni bir  teşvik sistemi açıklandı. 1998 yılından buyana uygulamaya konulan dördüncü teşvik paketi bu. 1998 yılından bu yana teşvik anlayışı ve uygulamasının mesafe aldığı,  gelişip serpildiği söylenebilir. Bu aynen nesiller arasındaki gelişmeye benziyor.  Son düzenlemeye dördüncü nesil dememin nedeni bu.

Dördüncü nesil teşvik düzenlemesinin öncekilere benzediği noktalar var. Ama yeni düzenleme ciddi farklılıklarda içeriyor. Dört neslin ortak benzerliği temel teşvik kaygısının ana odağı. Bölgeler arası gelişmiş farklarının azaltılması olarak tanımlanabilir bu odak. Bölgeler ve iller bu kritere göre ayrıştırılıyor ve geri kalmış olanlarda üretim ve yatırımı özendirecek önlemler geliştiriliyor. Türkiye’de teşvik pratiğinin özü bu.

                                          *                           *                           *

Ana hatlarıyla bu özün  dördüncü nesil teşvik düzenlemesinde de korunduğu söylenebilir.  Ama dördüncü neslin öncekilerden farkı da yine bu noktada  başlıyor. İlk üç örnekte gelişme farklılıklarının belirlenmesi ve buna göre bölgeler ve illerin sıralanması  biraz  kaba ölçülerle yapılmış gibi bir izlenim vardı. Uygulamada epey sıkıntı yarattı bu.  Bu defa bölge sayısı arttırılıp altıya çıkartılırken gelişme farklılıkları daha dikkatli, özenli ve net biçimde belirlenmiş gibi görünüyor. Teşvik düzenlemesinin nesiller arasında gelişip, serpilmesinin önemli bir örneği bu.
Dördüncü neslin bir başka önemli farkı da teşvike konu olacak birimin bölge- kent ölçeğinin de altına indirilip, sektör-firma-proje bazlı teşviklerin daha net biçimde tanımlanmış olması. Aslında teşvik düzenlemesinin, doğası gereği,  mikroekonomik  bir olgu olduğunun gecikmiş bir kabulü anlamına geliyor bu. Zira teşvik mekanizması yeteri ölçüde mikroekonomik işleyişle donatılmadığı takdirde bundan gelişmişlik farklarını azaltmak falan gibi makroekonomik sonuçlar beklemek hayalperestlik oluyor. Dördüncü nesil kısmen bu gerçeği kabullenmiş gibi görünüyor.
Dördüncü nesilde görece daha mikro ölçeğe inmek kaygının en somut örneği temel teşvik kategorilerine bir yenisinin eklenmesi olmuş. Önceki uygulamada teşvik mekanizması  genel teşvik uygulamaları, bölgesel teşvik uygulamaları ve büyük ölçekli yatırımların teşviki gibi üç ana kategoride  tasarlanmış. Şimdi bunlara “stratejik yatırımların teşviki” adı altında yeni bir kategori daha ilave edilmiş. Böylece, dördüncü adımda, Türkiye’deki uygulama olması gereken teşvik karakterine biraz daha yaklaştırılmış.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir