Türkiye ekonomisinin yavaşladığını biliyoruz. Yılın ilk üç ayıında büyuüme hızının yüzde 3.2 düzeyine inmesi bunu gösteriyor. IMF geçen hafta yayınladığı dünya ekonomisi görünümüne ilişkin raporda dünyanın da yavaşladığını, üstelik yavaşlama temposunun Nisan ayındaki tahminlerine kıyasala dahada hızlı olduğunu söylüyor.
Yavaşlıyoruz diye yerinmemize gerek yok. Bizimle beraber herkesin yavaşladığı anlaşılıyor. Üstelik, IMF bizimle ilgili büyüme tahminini değiştirmediğine göre, dünya daha da yavaşlarken bizim yavaşlama tempomuzu koruduğumuzu da söyleyebiliriz. İsterseniz bundan bir memnuniyet payı da çıkartabilirsiniz.
* * *
IMF’nin Nisan tahminlerine göre 2012 yılında dünya ekonomisi yüzde 3.6 hızında büyüyecekti. Yani, dünya ekonomisi 2010 yılında yüzde 5.3 ve 2011 yılında 3.9 oranlarından aşağıya doğru inen bir yavaşlama patikasında hareket ediyordu. Bu tahminlere bakarak Nisan ayında IMF’nin dünya ekonomisi için yumuşak bir yavaşlama öngördüğünü söyleyebiliriz. 2013 için yapılan tahminde büyüme hızı yüzde 3.9 düzeyine çıkartılmış olması IMF’nin yavaşlamadan yukarıya dönüşün bu yıl olacağını tahmin ettiğini gösteriyor. Kısacası, IMF’nin Nisan tahminleri dünya ekonomisinin bu yıl yere çakılmadan yavaşlama döngünü tamamlayacağını söylüyordu.
IMF’nin dünya ekonomisindeki yavaşlamanın yaygın olacağını düşündüğü anlaşılıyor. Yani yavaşlama sadece bir grup ülkenin sürüklediği bir eğilim değil. Gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan ülkelerde de büyüme hızlarının düşeceği tahmin ediliyor. Ancak gelişmiş ülkelerin pek çoğunda büyüme hızları negatif ya da çok düşük pozitif rakkamlarla ifade edilirken gelişmekte olan ülkelerde yavaşlamaya işaret eden rakkamlar hala yüzde dört, beş düzeylerinde seyrediyor.
Yılların büyüme şampiyonları olan Çin, Hindistan gibi ülkelerde de önemli ölçüde yavaşlama olacağı tahmin ediliyor. IMF Çin’in 2010 yılında yüzde 10.4 olan büyüme hızının 2011 de yüzde 9.2’ye indiğini, yavaşlamnın bu yıl da devam edeceğini ve büyüme hızının yüzde altının altına ineceğini tahmin ediyor. IMF öngörüleri bu ülkenin de genel yavaşlama konjonktüründen kaçamadığını gösteriyor. Öte yandan , Çin ekonomisinin yavaşlamış olsa dahi hala kayda değer bir hızda büyüdüğünü de gözden kaçırmamak gerekiyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.