Ha uşağum şimdi inandinuz mu?

Ha uşağum şimdi inandinuz mu?

Temel her önüne gelene ‘’ha uşağum ben kendimu iyi hissetmeyorum galiba hastayum!’’ Deyip duruyor ama kimseyi inandıramıyormuş.

Tam tersi, herkes Temel’in sırtını sıvazlayıp, hadi be temel(!) aslan gibisin, sana bir şey olmaz sıkma canını diyerek umursamıyorlarmış bile..

Gel zaman git zaman, temel hakkın rahmetine kavuşmuş.

Herkes şaşkın, seveni, sevmeyeni koşmuşlar kabrine, birde ne görsünler? Mezar taşında

 ‘’ Ha uşağum şimdi inandinuz mu?’’

Devamlı yayın yapan ekonomi kanallarımız bir ikiyi geçmiyor. Sabahtan, akşama piyasaların kapanışına kadar, ekranlarda altan, üstten, yandan akan rakamlar, konuşmacıların nerde ise gözünden, kaşından geçecek…

Ne konuşulanlara dikkatinizi verebiliyor, nede anlayabiliyorsunuz!

Faizler düşüyor, yerli mevduat sahibi birde bu düşük faizlere, stopaj ödüyor, göz göre, göre küçük ve yerli mevduatlar tırtıklanıyor.

Torba yasalarla ne kadar vergi kaçağı, beyan dışı yalan, yanlış iş yapmış ve de bu davranışlarında fahiş gelirler elde etmiş kişiler, hem de duyarlı ve kadim vergi mükelleflerinin düzgün iş yapan esnafın gözünün içine baka, baka affediliyor.

Araplar başta olmak üzere, tüm petrol üreten ülkeler, bize imreniyordur her halde? Adamlar bir sürü zahmete girip, petrol üretiyor, rafine ediyor, intikal, depo ve pompaya kadar gelen, benzinde kar artı, maliyet iki lira iken, biz kafadan iki lira yetmiş kuruşluk vergi ile hepsini geride bırakıyoruz hamdolsun!

Ev araba benzeri, bizi kayda sokacak bir şey almaya kalkmayalım? Alım, satım vergisi, KDV, ÖTV çevre, tarihi varlıkları koruma, pul daha aklınıza ne gelirse misliyle vergi verir, gene yakanızı kurtaramazsınız! Her yıl durduk yerde, hem de yıllık faizlerle ve enflasyonla hiç uyuşmayan oranlarda artan vergileri aslanlar gibi öderiz.

Üretmeyen, tüketen..

Dışarıdan taşıma dövizle dönen bir ekonomi değirmeni..

Borsalar yükseliyor aman dikkat dedik

Bu dolar çok düştü kanmayın dedik

Altınının altında kalmayın! Hülasa bu ekonomik yapı yabancı sermayenin lafıyla yürüyor, ya birden piste çakılıyor yada bir anda gök yüzüne fırlıyor alt yapısı yok dedik mi?

Dedik..

Yabancı sermaye, yerli birikimleri sessiz sedasız ve hissettirmeden bir sülük gibi emerken, yatırıma yönelmenin tam tersi, müşterisi hazır, hizmet ve tüketim sektörlerimizde, karlarına kar katıp, paralarını ülkelerine gönderiyor dedik gene de inandıramadık!

Artık hepten gaza getiriliyoruz. Her önüne gelen yabancı değerlendirme ve derecelendirme kuruluşları ne yapıyor?

Aslansınız, kaplansınız diyip not artırıyorlar!

Oysa daha önceleri ne denmişti?

‘’Bunların hepsi yalan yanlış değerlendirmeler yapıyorlar, böyle devam ederlerse bizde kendi araştırma kurumlarımızı kurar, kendi notumuzu kendimiz veririz’

Şimdi ise derecelendirme kurumlarından gelen not artırımlarına inanıyoruz!

Ha uşağum bana niye inanamayasunuz?

Böyle güzel ve bol keseden notlar aldığımıza göre, demek ki artık tüm finansal denetimimiz, yabancı yatırımcıların ve yabancı finans güçlerinin eline geçmiş.

Bu notlar ayrıca, ileriyi görmek isteyenler için, yabancı ve küresel sermayenin, önümüzde ki üç seçim için, nasıl bir tutum alıp ve kimlere destek vereceğinin de sinyallerini vermiyor mu?

Sözün özü;

Kontrol edilemeyen ve denetlenemeyen finansal güç gerçek ekonomik güç değildir..

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir