Kimin eli kimin cebinde?

Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete
Ya da
At izi it izine karıştı
Olmadı
Göz, nazar
O da yetmezse, başımızdan aşağı kurşun döktürürüz!
Kitap okumaya kafa yormaya ne gerek var?
Bizim kitap gibi atasözlerimiz var!
Ama zinhar başımıza, saksı düşmesin(!)zira bu durumda aklımız başımıza gelip de gerçekleri görürsek, maazallah hepimiz doğruca asabiye ya da ruh ve sinir hastalıkları polikliniğine.
Yoksa akıl dediğiniz nedir ki?
Pamuk ipliği, kopmaya görsün, sonrasında sen sağ, ben selamet…
Millet olarak kendimiz çalar, kendimiz oynarız!
Zaten buna da ramak kaldı…
Diyelim ki 10 bin liranız var ve ne olur ne olmaz diye bankaya yatırdınız, hiç olmazsa üstüne de bir kaç kuruş faiz eklenir de değerinden kaybetmez, hini hacete, kara gün için kullanırız diye düşünen benzeri vatandaşların, bankalarda toplam da trilyonu aşan birikimleri var.
Gene aynı anlayışla zamanında, 10 bin lirasını TL mevduat yerine, döviz ya da altın alıp, ya bankada yada yastık altında tutan orta halli vatandaşların da, toplamda yüz milyarlarla ifade edilen döviz birikimleri var elbette!
Bu toplam tutarları görünce, ülkemizin ekonomik ve mali olarak hiç bir sorunu olmaması gerekir değil mi?
Değil dışardan borç almak, dışarı borç bile verebiliriz ama sorun eğer ekonomi kitaplarında yazılan kurallara uyarak, adil, güvenilir bir yönetim şekli ile davranılırsa…
Bakın şimdi ne yapılıyor;
Yabancılardan dolar bazında nerede ise yüzde 7 faizle borçlanılıyor
Diğer yandan yurt içinde ki kendi yurttaşının bankadaki dolarına ne kadar faiz veriyorlar?
Yüzde1 bile değil, binde 1 ya da 2!
Hazine yani bir başka deyişle iktidar, bono ve tahvil ihraç ederek, özel, yabancı ve devlet bankalarından Yüzde 20 ve 21 faizle, TL borçlanıyor hem de 2, 5 yıl hatta daha uzun vadelerde…
Bu özel, yabancı ve devlet bankaları vatandaşın bankadaki mevduatına ne kadar faiz veriyor?
Yıllık azami brüt yüzde 15,25, stopaj kesildikten sonra net, yüzde 14,48 yani?
21-14,28=yüzde -6,51 değil artı bir getiri, mevduat sahibinin ana parasını bile eritirken, arada bu oran bankalara artı gelir olarak kaydediliyor değil mi?
Döviz mevduatlarında da, durum bu şekilde, anlayacağınız bundan iyi kazanç, Şam da kayısı ya da tam anlamıyla çöpsüz üzüm!
Bu arada kredi faizleri  durum hiçte öyle değil…
Çat kapı bankalara gidince, herkes aynı miktarda ve aynı oranda ya da aynı taksit oranları ile para alabiliyor mu?
Bunun soruşturması var…
Kredi Garanti Fon onayı var
Teminatı var…
Gelir ibraz belgesi var…
Yaş sınırı var…
Sağlık sigorta yaptırma şartı var…
Var oğlu var!
Orta yerde bilimsel bir ekonomi uygulaması olmayınca;
Kim, kimi ütüp,  kim kazanıp, kim kaybediyor, bilene aşk olsun
Sözün özü;
Bul karoyu al parayı(!)hele birde yandaş tüyocun varsa?

 

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir