Sazan Zokası

TL’nin simgesinin ne anlama geldiği uzun tartışmalara neden oldu. Yok RTE’nin isminin simgesiymiş, yok Ermeni parasının tersiymiş, yok Yengemin cibinliğiymiş. Halbuki FÖŞ gibi hayatını bulanık suda balık avlayarak kazananlar hemen manzarayı çaktı ve Erdem Başçı’nın ilahi zekasına bir kez daha dudak ısırdı. TL’nin simgesi Sazan Zokası. Sazan balığı avlamak için kullanılan çift kancalı olta. Çünkü, TL’ye bir kere yakalandın mı bir daha kurtulamazsın, gırtlağına kaçacak meret. Bugünlerde yeniden moda olan protesto nağrasında dendiği gibi “Dokunan yanar”.

Geçenlerde yine aklı evvel bir okur ”FÖŞ, sene sonunda Döviz Sepeti/TL 2.40 diyordun, N’oldu??” diye soruyordu. N’olacak? 2.40’la kurtarırsak iyidir. Yabancı yatırımcının TL ve TL cinsinden mali varlıklarla aşk ilişkişi bir ayda bitti. Şubat’tan bu yana REEL para çıkıyor. Ara sıra Sazan Para ya da aşırı fırsatçı, gün içinde 3 defa ülke gezen Akbaba Para geliyor, ama kumarbaz parası ile dönmez bu iş. Bu akıl almaz ve gereksiz, hatta şuursuz risk iştahı furyasında da TL değer yitiriyorsa, akşam yemeğinde Salçalı Baba var. Açın bakıyım, ham yapın. Afferin. Yuttunuz Sazan Zokası’nı, güle güle.

Ocak ayında cari açık yine 6 milyar dolar oldu. Dikat edin, Ocak ayında bizim şirketler Brent’i hala 110 dolardan alıyordu. Ocak ayında sanayi üretimi çöktü. Ocak ayında tüketim yoktu. Ocak ayında kardan kıçımızı evden çıkartamadık. Ama oturduğumuz yerde 6 milyar dolar cari açık verdik. Yeniden Dengelenme diye bir tez kalmadı. Yeniden Debelenme senaryosuna girdik şimdi.

Bazı çok kıymetli meslektaşlarım, “durun canım, bir kaç ay daha sabredin, cari açık kapanır” diyor. Nasıl kapanacak ya? Eğer sanayi üretimi ve tüketim Ocak’dan da kötüye gidecekse, burası Suriye ekonomisine dönecek. Daha iyiye gidecekse cari açık da artacak. Petrol bu fiyatlarda kalmaz diyenler var, onlar da oturup Uluslararası Enerji Ajansı’nın son raporlarını okusunlar. Petrol yalnız İran riskinden dolayı yükselmiyor. Hem global büyüme beklentisi güçlü, hem likidite bol, hem de Sudan’dan Kanada’ya bir dizi ufak tefek arz sıkıntısı var. Bu senenin sonuna doğru Adamım, Obamam seçimleri halledip, Hürmüz Körfezi’ne 3 uçak gemisi, 20 denizaltı, 20 bin ceset torbası, 2 iskender, bir de ufak rakı gönderince, Brent 150 dolar.

Ayrıca Brent 100 dolara inse de cari açık bir kaç ay sonra yine artar. Çünkü iç talep yeniden canlanıyor. Bankalar kredi faizlerini indirmeye başladı. CNBC-E Mart ön tüketici indeksleri de artışa geçti. Kredilerde gözle görülür bir kıpırdanma var. Daha da kötüsü, hükümet eline ne geçerse harcayıp duruyor. Artık “bütçe çok sağlam, maşallah, ekonominin güvencesi” demekten vazgeçin ya. Kimse size “Finansal istikrar tehlikede mi? Kamu borcu sürdürülebilir mi?” diye sormuyor, kardeşim! Soru “Bu bütçe enflasyon ve cari açıkla mücadelede TCMB’ne destek verir mi?” Cevabı da HAYIR vermez, aksine işleri iyice içinden çıkılmaz hale getirir, çünkü Şubat’ta faiz dışı harcamalar reel olarak %11, ilk iki ayda %6 artmış.

Yazının devamı için BURAYI ziyaret ediniz.

 

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir