Tarımın Önemi Artarken Bilgi ve Bilimsellik Artmalı

1970’lerde 3.5 milyarlık dünya nüfusu 7 milyar 200 milyona ulaşmış durumda. Bu tarımsal ürünlere gıdaya olan ihtiyacı her gün artırıyor. FAO birçok ürün konusunda ileriye dönük tüketim tahminlerinde büyük artışlar beklediğini ortaya koyuyor. Bir yandan da Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkisiyle ürünlerin zarar gördüğü doğal afetler artıyor. Bütün bunlar tarımın önemi artarken bilgi ve bilimselliğin artması gerektiğini ortaya koyuyor.

Arkadaşımız Sedat Alp’in haberinde “Dünyada gıda fiyatlarını artıran mevsimsel anormalliklerin Türkiye’de de tarımsal üretimi etkilediği” bilgisine yer veriliyor. 2011 yılında Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre meteorolojik karakterli zararların yüzde 36’sını dolu, yüzde 28’i sel, yüzde 20’sini fırtına oluşturuyor. 2010dünyanın en sıcak yılı, 2011 en sıcak 11. Yılı olarak kayıtlara geçiyor. Son yıllarda ekstrem hava şartları etkisiyle “Bahar baharlığını, yaz yazlığını” yapmadığı için tarımsal ürünlerin üretiminde bütün dünyada ve Türkiye’de bazı olumsuzluklar yaşanıyor. Madalyonun bir yüzünde olanlar bunlar.

Madalyonun diğer yüzünde ise Dünya Gıda Örgütü FAO’nun araştırmalarının ortaya koyduğu gerçekler yer alıyor. FAO buğday gibi temel tarımsal ürünlere ihtiyacın her geçen gün arttığını, önümüzdeki 50 yılda buğday tüketiminin yüzde 100 artacağı değerlendirmesini ortaya koyuyor. Bu bizim 20 milyon ton dolayındaki üretimimizi 40 milyon tona çıkarmak için çalışma yapmamızı gerekli kılacak bir sonuç.

Yani bir yanda küresel ısınma ile ortaya çıkan sorunlarla mücadele yönünde çalışmalar gerekiyor. Bir yandan da önemi artan tarımsal ürünlerin, bu önemine paralel üretim artırıcı çalışmalar. Bu da tarımda babadan kalma usüllerin terk edilmesini bilgi ve bilimsellik içeren yeni teknolojilerin tarımsal üretim alanına girmesini zorunlu kılıyor.

Gündemde olması gereken soru bizim tarımda üretici insanımızın, ona destek veren teknisyen kadrolarımızın, finansal destek yaratan kamu ve özel sektör kurumlarımızın ve planlayıcı olarak kamunun buna ne kadar hazır olduğu…

Şimdi bu büyük resmi bir kenara bırakıp bu yılki durumumuza ve beklentimize bakalım. Bu konuda uzmanların verdikleri bilgiyi aktaralım.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir