Var mısın, Yok musun?

TV’deki yarışma gibi oldu finansal piyasalar. Her an bir karar vermek zorundasın. ‘Tamam mı, devam mı?’ Bugünler ayrı bir öneme sahip. Zira birçok piyasa teknik olarak karar noktasına yaklaşıyor. Bir yandan düşüş trendleri ile diğer yandan kısa vadeli yükseliş trendleri arasında oluşan “üçgenlerde” uç noktalara yaklaşıldı.

Başta DAX olmak üzere Avrupa borsalarının bir çoğu, S&P 500 ve bizi daha fazla ilgilendiren İMKB 100 Endeksi’nde karar nokalarına yaklaşılıyor. Adeta ‘Var mısın, yok musun?’ anı gibi bir şey bu.

Düne kadar İMKB günü, “sıfır” değişimle kapatarak, dışarıdan gelen düşüşlere direniyordu. Adeta dışarıdaki hava biraz olumluya dönse kopup gidecek bir havası vardı. Peki bunu başarabildi mi? Dünkü yüzde 1.50’lik düşüş bunu başaramadı izlenimi yaratsa da henüz daha dün 55.050’den geçen kısa vadeli yükseliş trendinin altında bir kapanış olmaması İMKB’nin “direncini” gösteriyor! Ancak yukarıda da belirttiğim üzere karar anına yaklaşıyoruz. Bugün için 55.125’ten geçen “destek” seviyesi aşağı yönde kararlı bir şekilde kırılmadığı sürece İMKB “dipten kurtulma çabasını” sürdürecektir.

Diyelim ki İMKB desteklerinden güç buldu ve toparlandı, bu durumda yukarıdaki kritik eşikler 57.175 ve ardından da 58.200 seviyelerinde. Yok eğer destekler tutmadı. Bu durumda ilk hedef 53.900 seviyeleri ki şimdilik kimse bunun düşünmek bile istemiyor.

Hem dolar/TL kurları hem de 10.68 bileşik seviyelerine çıkan gösterge bono faizleri İMKB’nin yükseliş fikrini çok da destekler nitelikte değil. Her ne kadar hem İMKB hem de son açıklanan verileri beklentilerden “iyi gelmiş olarak algılanan” ABD endekslerinin Kasım ayı ve yıl sonu rallileri için yaptığı hazırlıklar kısa vadeli yükseliş çabalarını destekler nitelite olabilir.

Yine de bu “suni” çabaların sürdürülebilir olması hayli zor! Sürdürülemezse İMKB’de ne olacağına değinmiştim. Peki faiz cephesinde ne olur dersiniz? Orada da 10.75 bileşik seviyesi hedefi var ki, bu seviye son ihaleden alının bonoların dayanabileceği son “başabaş” seviyesi. Bu seviyenin “ötesine” geçilmesi bir çok algılamayı “berbat” edecektir!

Kur mu dediniz? Orada parite belirleyici! Euro/dolar cephesinde 1.3380 seviyesi önemli. Bu seviyenin altına inilmedikçe dolar/TL kurlarında sert yükselişler olmayacaktır. Merkez Bankası’nın ‘aba ardına sakladığı’ sopa o kadar “görünür” durumda ki kimse Merkez Bankası’ndan ayrı olarak alıp başını gidip bir iş yapamaz!

Altının 1.742 dolar/ons seviyesinin altına inmiş olması ve şimdi de 1.700 dolar/ons (düz) seviyesini hedeflemesi, euro/dolar’daki 1.3380 seviyelerini “çağırıyor”. Hal böyle olunca da varlık piyasalarının geneline yayılan bir satış ve ardından da “üçgenlerin” aşağı kırılması çok da şaşırtıcı olmayacaktır.

***
Bugün finansal piyasalardaki 25. yılımı kutluyorum. Dünkü yazımda da belirttiğim gibi “efsanevi bir yatırımcı” olamadığım için üzgünüm. Yine de sevdiğim bir işi yaptığım için de “yorulmuyorum”!

“Var mısın, Yok musun?” ile ilgili 2 yorum

  1. 25. yılınızı kutlarım:)…
    İnsanın sevdiği işi yapması çok ama çok güze…ne mutlu size…ama günümüzde insanların aradığı ise nefret etse de para kazanıp geçimini sağlayacağı iyi kötü bir ”İŞ ” sahibi olabilmek.
    Bize en iyi siz anlatabilirsiniz o halde son 25 yılı…en az görünür ”sopa” hangi merkez bankasındaydı?…ve sopalı olmak ne manaya gelir borsa da…ekonomi yönetimlerinde…hükumet etme de…?
    Çeyrek yüzyıla inşaallah:)

  2. sayın yorumcu siz yiğit bulut tan daha mı iyi biliyorsunuz bu borsayı. o diyor ki yakında imkb 400 000 olacak diyor siz ise 53900 olabilir diyorusunuz.o diyorki 1800 TL nin üzerine çıkmaz diyor doları siz diyorsunuz ki çıkar.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir