Şubat ayı ödemeler dengesi verileri cari açığın 2 milyar dolar azaldığına işaret ediyor.
Özellikle enerji dışı dış ticaret açığının 283 milyon dolar olarak çıkması ve bu verinin bir ay öncesine kıyasla 1.6 milyar dolar, bir yıl öncesine kıyasla ise 2.4 milyar dolar azalması cari açıkta iyileşmelerin başladığı işaretini veriyor.
Bu sonuca paralel olarak dış ticaret açığı, yıllandırılmış cari açık ve finans gereksinimi de aynı miktarlarda azalış gösteriyor.
Bu sonucun alınmasındaki nedenler kısaca şöyle:
■ TL’nin değer yitirmesinin etkileri yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.
■ Büyümenin yavaşlaması ve bunun ödemeler dengesini etkilemesi cari açığı geriletti.
■ Mal ihracatının ithalatından daha hızlı artışı dış ticaret açığının yönünü değiştirdi. Şubat ayında ihracat yüzde 1 7.8 oranında artarken, ithalat artışı yüzde 2.3 ile sınırlı kaldı.
■ Ağustos ayından bu yana cari açığın finansmanında zorlanan Türkiye, bu sorunu zaman zaman rezervlerini kullanarak geçiştirdi. Dolayısıyla “Finanse edilemeyen cari açık azalır” kuralı bir kez daha geçerliliğini ispatladı.
FİNANSMAN GEREKSİNİMİ
Şubat ayı verileri finansman gereksiniminin ocak ayına kıyasla 2.6 milyar dolar azaldığına işaret ediyor.
4.2 milyar doları cari açıktan, 3.3 milyar doları ise dış borç ödemelerinden oluşan 7.6 milyar dolarlık toplam şubat ayı finansman ihtiyacının tamamı, bu kez rezervler kullanılmadan karşılanmış. Kaynağı bilinmeyen 1.4 milyar doların 1.1 milyar dolarıyla da rezerv artışı sağlanmış.
Finansmanın bulunmasında başlıca katkıyı; bankaların 2.6 milyar doları orta ve uzun, 2.5 milyar doları ise kısa vadeli olmak üzere borçlanmaları yapmış.
Yılbaşından şubat ortasına kadarki dönemde dünyadaki risk iştahı artışının, finansman gereksiniminin karşılanmasında önemli bir etken olduğuna kuşku yok.
Özetle cari açık beklenildiği şekilde bir eğilimle serüvenini devam ettiriyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.
