Sevgili Başbakanımız, Yüce Liderimiz, yakında Güçlü Başkanımız ve gerekirse popişinin kılını yalayacağımız adam (Köln’de açıldığı iddia edilen bir pankarttan esinlenerek) RTE, Köln dönüşünde Hüseyin Yayman’a verdiği demeçte “Ben şahsen sıcak paradan hoşlanmıyorum” demiş.
Bir takım zavallılar bu açıklamayı Erdoğan padişah, pardon Güçlü Başkan (GB) seçildiğinde sermaye kontrollerini deneyecek şeklinde yorumlayabilir, ama ben, Sıcak Para’nın Türkiye’deki en sıcak yüzü, temsil ettiğim meslek grubu adına açıkça beyan ediyorum ki, biz Erdoğan’a aşığız. Erdoğan olmasa, Türkiye’den kazandığımız para yarıya düşerdi.
Bugün sizinle çok az bilinen bazı gerçekleri paylaşacağım. Çünkü kafam kıyak, ve zaten yakında RTE sayesinde hepimiz Cehenneme gideceğiz. İlk az bilinen gerçek, Türkiye’de Yüksek Faiz Lobisi mitini ayakta tutan sıcak paradır. Çünkü, psikolojik savaşta hedef şaşırtmak esastır ve Türkiye’de kimse asıl paranın faizlerin yönünden değil, volatiliteden (VOL) kazanıldığını çakmadıkça, bizler de “bankaya kadar gülmeye” devam ederiz. Faiz düşsün, çıksın, benim umurumda değil ki? Ortada her iki tarafta da doğru pozisyon alırsam tonla kar edeceğim swap diye bir enstrüman var. Bu satırları okuyan RTE hayranları arasında İngilizce bilen varsa, gitsin “payer-receiver” terimlerinin karşılığını öğrensin. TL’de vol’ün düşük olması ise işime gelmez, çünkü herkes carry’ye yığılıp pozisyon alıyor, benim gibi gerçek piranhaların kar marjı daralıyor. RTE sağolsun, vol patlamaya başlar, salak para ortalıktan çekilir, ben de Bayramlığı çıkartır, Malibu’ya doğru ikilerim.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Paraanaliz.Com)
