Çetin Ünsalan – Bu ülke iflah olur mu?

Yunanistan tartışması dünya ekonomisinde büyüyor. Özellikle Avrupa başta olmak üzere ardından gelecek sorunlu ülkeleri sayıyor. Zaten bu nedenle de IMF’den Avrupa Birliği liderlerine kadar herkes bir çıkış yolu peşine düşmüş durumda.

 

Aslında bir ekonomide bütçeler makyajlandıysa, istatistiklerle oynandıysa geleceğe yönelik tahminlere karşı körebe oynanıyor demektir. Aldığınız parayı tüketmekle meşgulseniz, uyuşturucu bağımlısı gibi sürekli daha fazlasını istersiniz ve gün gelir komşuda olduğu gibi parayı verenler alacağını ister.

 

Bir ülke düşünün ki, hizmetler sektörü toplam ekonomisinin ağırlıklı bir bölümünü oluşturmuş hale gelsin. En büyük kurtarıcı gelir kalemini turizm gelirleri oluştursun. Üretmeden nereye kadar gidebilirsiniz?

 

Bir ülke düşünün ki gayrimenkul fiyatları üzerinden manipülasyon yapılsın ve sağda solda eline geçen parayla inşaatlar oluşturup, sonra da onları satmaya çalışsın. Değer ile eder arasındaki farkın tahammül edilemez seviyelerde açıldığı bu ülkede ne olur? İlk krizde kredilendirilerek yapılan işler, bankacılık başta olmak üzere ekonominin tamamı vurur.

 

Bir ülke düşünün ki mahkemelerinde milyonlarca icra dosyası bulunsun. İcraya verilen insanların sayısı sistematik bir biçimde artsın. Bu ülkede sağlıklı bir ekonomik ortamdan bahsedilebilir mi?

 

Bir ülke düşünün ki, Bankalar Birliği’nin resmi kayıtlarına göre kredide takibe düşenlerin sayısı 1 milyon 300 bini bulsun. Yani bu insanların artık ödeme kabiliyetleri tamamen ortadan kalkmış hale gelsin.

 

Hatta oran o kadar yükselmiş olsun ki yılın beş ayında yüzde 8’lik bir patlamayla açmaza düşen birey sayısı artmış olsun.

 

Bir ülke düşünün ki, nüfusunun resmi rakamlara göre bile neredeyse dörtte biri fakirlik sınırında yaşasın. O ülkede ne ticaretin ne insani ilişkilerin sağlıklı bir biçimde yürümesi mümkün olabilir mi? Daha garibi büyüme için çözümünü de bu tabloda iç tüketimde arasın.

 

Bir ülke düşünün ki, FED’in faiz artırımından sonra dış pazarlarda yaptığı işlerden sonra şirketleri tehlike içinde olsun. Söyleyen bizzat Fitch’in raporu… Bir ülke düşünün ki gıda maddelerinin neredeyse tamamını ithal eder duruma gelsin. Çünkü ekmek biçmek o ülkede, ithal etmekten daha pahalı bir hale sokulmuş olsun.

 

Bir ülke düşünün ki, yarınına ilişkin ne yapacağı hakkında hiçbir fikri olmasın. Hatta bu konuda siyasilerin çekişmesinden medet umarken, çaresizce kendisini bekleyen sona yaklaşsın. Sizce böyle bir ülke, böyle bir ekonomi iflah olabilir mi? Yunanistan’da bu oranlar ne durumda ayrıca bakarız.

 

Fakat şu verdiğim birkaç örnek ve sonuçlar Türkiye ekonomisine ait. Israrla gündem Yunanistan iken Türkiye’yi hatırlatıyorum ki, sonra sürpriz yaşamayın. Bir ülke düşünün ki, kendi sorununa gözlerini kapatmış, başkasının olumsuzluğundan payına şükür çıkarır hale gelsin. Sizce böyle bir ülke iflah olur mu? Başınıza gelince öğrenirsiniz.

[email protected]

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir