Çetin Ünsalan – Özgürlük

Cumhurbaşkanı Erdoğan sigara içmenin özgürlük olmadığını söyledi. Önce iki konuyu birbirinden ayıralım. Gerçekten toplumun, bilhassa çocukların sigaraya karşı korunması, mücadele edilmesi, bu konuda içilen – içilmeyen yer uygulamaları yapılması doğru bir yaklaşım. Ama özgürlük…

Meseleyi bu boyuta getirirseniz, konu ekseninden kaçar. Tercihleri, özgürlük olarak nitelendirmeye başladığınız noktada hem had aşımına girersiniz; hem de özgürlük kavramını deforme edersiniz. Sağlık açısından sigara zararlıdır; tamam.

Ama sigara içmeyi tercih ediyorsa, siz istemiyorsunuz diye içmekten vazgeçmesi de ayrıca tartışmalı konudur. Hele ki bunu romana, şiire bağlarsanız tamamen işi çığırından çıkarırsınız. Bu durumda da sorular arka arkaya gelir.

Sigara içmek özgürlük değil ise, sigaradan, benzinden, ekmekten, akla gelebilecek her şeyden yüzde 70 – 80 vergi almak özgürlük mü? Sigara üretimini, ithalini, satışını yasaklayabilir misiniz? Bütçenin dolaylı vergiler kısmından vazgeçmeden, ahkâm kesip konuşmayacaksınız. Vatandaşın parasını alırken güzel, içiminde kınama olursa bu çok samimi bir davranış olmuyor.

İnsanlara sağlık diye hastane üzerinden otelcilik hizmeti satmak; koruyucu hekimliği ortadan kaldırmak özgürlük mü? Bedava sağlık hizmeti verdiğini söyleyip, maaştan, reçete üzerinden fahiş bedeller almak özgürlük mü?

Anayasayı çiğnemek özgürlük mü? Mahkeme kararlarını yok saymak özgürlük mü? Hukuki sınırlarını aşmak özgürlük mü? Kendi doğrunu başkasına dayatmak özgürlük mü? Kendi gibi düşünmeyen herkesi lobi, provokatör, hain ilan etmek özgürlük mü?

Merkez Bankası için ‘en büyük spekülatör’ manşetini attırmak özgürlük mü? SPK düzenlemelerine rağmen, borsaya kote bir banka hakkında 12 kanal canlı yayındayken ‘o zaten batık’ demek özgürlük mü?

İnsanlara parmak sallamak, gereğinin yapılacağını söylemek, kanıt olmadan suç isnat etmek, işini yaptı diye işten attırmak özgürlük mü? Partilerin başına çöreklenmek, kimseyi konuşturmamak, herkesi kendi gibi davranmaya zorlamak özgürlük mü?

Bütün ülkeyi, milleti ilgilendiren konularda, uzmanlara kulak vermeden 24 saat içinde sürekli fikir değiştirmek özgürlük mü? Yapılan her yanlışı saflıkla açıklayıp, kimsenin de bunu sorgulamasını istememek özgürlük mü?

Üretimi katlederek, ülkeyi bir ithalat cenneti haline getirmek özgürlük mü? Kanunlara rağmen borçlandırma politikası, insanları felakete sürükleyen bir sistemin desteklenmesi, koca bir ülkeyi borç batağına sürüklemek özgürlük mü?

Sigara sağlığa zararlıdır. İçenlerin içinde de milyonda bir ihtimal dışında bunu bilmeyen yoktur. Kimse içmemelidir; ama içmek bir tercih meseledir; özgürlük değil. Tercihlere de saygı göstermek medeniyetin göstergesidir.

İyi niyetli olunabilir, ki ben gerçekten bu konuda öyle olunduğunu düşünüyorum, ama söylemin bile pratik hayatla örtüşmesi gerekir. Yasaklamak değil, o soruna neden olan ortamı düzeltmek gerekir. Bunun için de üç beş adamı toplayıp monolog yapmayacaksınız; diyalog kapısı açacaksınız; dinleyeceksiniz.

İlk konuya dönersek, o tartışma, kendi içki içip, insanlara yasaklayan padişah döneminde tamamlandı; bugüne gelin; daha büyük sorunlarımız var ve bunları göstermelik söylemlerle aşmak mümkün değil. Sağlık politikaları da buna dahil…

[email protected]

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir