İçinde bulunduğumuz Sigorta Haftasında sektör temsilcilerinin ortaya koyduğu rakamlar. Hem elementer alanda prim üretiminde, hem de emeklilik ve hayat sigorta fonlarında gelişmekte olan ülkeler katagorisinde bile çık geride olduğumuzu ortaya koyuyor. Sektörün 2023 hedefleri ise her iki alanda da hem prim üretiminde hem fon birikiminde geometrik bir büyümeyi amaçladıklarını ortaya koyuyor.
İlki geçen yıl düzenlenen “Sigorta Haftası”nın ikincisini bu yıl 27 Mayıs-3 Haziran arasında yaşıyoruz.
Bu hafta içersinde bir yandan toplantılar ve reporlarla sektörün durumu ele alınıyor, bir yandan da sigorta bilinçlendirme ve tanıtım toplantıları sürdürülüyor.
Hafta içersinde yer alan toplantılardan birisi de The Marmara otelinde Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçının katılımıyla yapıldı ve bu toplantıda “Sigorta sektörünün 2023 beklentileri raporu” yayınlandı. Toplantıda konuşan Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı, sektörün atılım yapmaya hazır olduğunu ve son on yılda kurumsal altyapısı geliştirilen Sigorta Sektörünün 2023 yılı potansiyeline yaklaşmış bir konuma geleceğine inandığını açıkladı.
Türkiye’de sigorta sektörü son yıllardaki yasal iyileştirmeye karşın dünya ile kıyaslandığında çok geri durumda. Türkiye’de sigorta prim üretiminin GSYİH’ya oranı yüzde 1.3 seviyesinde. Bu oran gelişmekte olan ülkelerde bizim iki katımızın üzerinde yüzde 2.8 oranında. Gelişmiş ülkelerde ise 6.6 katın üzerinde GSYIH’larının yüzde 8.7’si oranında.
Türkiye’de 2011 yılında kişi başına 137 dolar prim ödemesi söz konusu iken, gelişmekte olan ülkelerde 627 dolar, gelişmiş ülkelerde ise kişi başına prim ödemesi 3 bin 527 dolar. Türkiye’deki prim üretimi gelişmekte olan ülkelerin kişi başına prim ödemesinin yüzde 21.8’i, gelişmiş, ülkelerin ise aşağı yukarı 30’da biri kadar ve yüzde 3.8’i seviyesinde kalıyor.
Yazının devamı için TIKLAYINIZ.
