Kazım Çiloğlu – Silah değil onu kullanan önemlidir!

Bir önce ki yazımda görüşümü belirtmiştim. PPK sonu Sn.Başcı’nın açıklamaları için kısa bir yorum yapmak gerekirse;

Önce silahı kullanacağınız hedefi doğru seçmelisiniz.

Sonra bu hedefin menzilini iyi ölçmeli ve buna göre uygun ve etkin bir silah seçmelisiniz.

Hedef çok uzakta iken kısa menzilli  tabanca ile çata pat atış yaparsanız, kendi cephanenizi boşa harcamış olmakla kalmaz, tehlikenin size yaklaşmasına sebep olursunuz.

Tıpkı döviz satışlarında olduğu gibi!

Tehlike size çok yaklaşınca da, uzun menzilli ve etkin silahlarınızı, top, roket gibi kullanmaya kalktığınızda ise oluşacak infilaklardan sizde düşmanınız kadar hemde kendi silahınızdan, olumsuz etkilenmiş ve zarar görmüş olursunuz!

Aynen faizde ki artışlarda geçiktiğimiz gibi!

Mevziden kafayı uzatıp bir tarassut yapmadan(!) hadi birde tüfekle tarayalım, olmadı, el bombası atalım da durumu görelim demek, savaşı kaybetmek demektir!

Yabancı sermaye çok stratejik bir tepeden bunu çok iyi görüyor ve bu kuru sıkı ya da selamlık atışlarını tebessümle seyrediyor.

Merkez bankası bağımsız biz karışamayız denince, yargı MB’dan daha bağımsız değilmidir? sorusu bizim aklımıza gelmesede, yabancı kuvvetlerin(!) ana stradejisidir…

Daha bekleyip görelim bakalım ne olacak?

Elimizde A,B gibi daha bir çok uygulamalr var derseniz?

Bu ortamda işyerini ve işini kaybedenler, mevduatları olumsuz yönde etkilelen ekonomi gazileri de, doğal olarak haklarını arayacaklar ve bu da mutlaka siyasi sosyal bir değişime neden olacaktır.

Sözün özü;

Harcanan milletin mühimmatı ise hedefe isabet mi ettiği yoksa karavana mı?Olduğunu sorgulamkta, milletin en doğal hakkıdır.

Özür mali kayıpların giderilmesi için, dünyanın hiç bir yerinde ekonomik bir estrüman ve bedel değildir!

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir