S&P, Türkiye’nin Notunu mu Artıracak?

Dün kredi derecelendirme şirketi S&P Türkiye’nin notunu nasıl artırabileceğini açıkladı. Bunun için ortaya sürdüğü iki gelişme var. ihracat odaklı büyümeye yönelinmesi ve daha kapsamlı bir sosyal güvenlik reformu yapılması. Aksi halde ise not düşüşü yok ama artışı da yok. Reyting aynı kalacak.
Sosyal güvenlik alanında not artışına yol açabilecek hangi reform hazırlığının yapıldığından haberim yok. Ama önümüzdeki günlerde açıklanması beklenen yeni teşvik paketi pekâlâ ihracat odaklı büyüme dönüş veya ithalatı ikame edici, döviz tasarrufu sağlayıcı, dış ticaret açığını kısıcı politikalar demeti olarak değerlendirilebilir. Böyle bir değerlendirmenin yapılması durumunda S&P’nin not artırımı önünde herhangi bir engel kalmaz. Notu artırmak için de gerekli fırsatı yakalamış olur.

CARİ AÇIK DÜŞER: Birde Türkiye’nin dış kaynaklara aşırı bağımlılığından dolayı kırılgan olabileceğine dikkat çekiyor S&P açıklamasında. Ancak kuruluşun yayımladığı notta Türkiye ekonomisine ilişkin yer alan tahminler önümüzdeki yıllarda cari açığın düşeceğine işaret ediyor. Kurum cari açığı milli gelirin yüzdesi olarak 2011 için 10.06 tahmin ediyor. Büyümeyi de geçen yıl için yüzde 8.4 bekliyor. Cari açığın bu yılda yüzde 7.97’ye, gelecek yılda yüzde 6.93′ e, 2014′ te yüzde 6.09 ‘ a ve 2015 ‘ te yüzde 5.76’ ya ineceği tahmini yapılmış. Giderek düşen bir cari açık söz konusu. Dolayısıyla Türkiye nin kırılganlığı da kademeli bir şekilde ortadan kalkacak demektir.
Reyting kuruluşunun raporunda yer alan ifadeler ve önümüzdeki yıllara ilişkin yapılan tahminler, sanki not artırmaya daha yakın durduğu şeklinde yorumlanabilir. “Ama belki de kendisini baskı altında hissettiğinden ve bu baskıyı hafifletmek için de açıklamayı yapmış olabilir mi?” diye insan düşünmeden edemiyor.

FED yeniden para paketini ortaya sürdü

FED Başkanı, “Helikopter Ben” lakabını haklı çıkarırcasına “Yeni bir parasal genişleme paketi yok” tavrını kısa bir sürede terk etti. Ben Bernanke dün yaptığı konuşmada “İstihdamın artması için yeni bir parasal gevşeme gerekli” dedi. Paranın ucunu gösterdi. Bu sözler üzerine bozulmakta olan piyasalar düzeldi. Arzı bollaşacak para olarak ABD Doları değer kaybetti.
Tabii dolar karşısında diğer paralar değer kazandı, TL de bunlar arasında yerini aldı. Dolayısıyla Bernanke’ nin bu açıklaması kuru dizginlemek isteyen ve bu nedenle faizi artıran TCMB ‘ nin işini kolaylaştırdı. Amerika’da bollaşacak paranın dünyada dolaşıma çıkacağı ve gelişmekte olan piyasalarda varlık değerlerini artıracağının beklenmesi dünkü piyasa düzelmesinin en önemli nedeni. Yoksa FED’ in ikinci parasal genişlemesi geçen yılın haziran ayında bitti. Aradan bir yıl geçti. Bu beklenti bitmedi. Ne piyasalar istemekten bıktı, ne FED kestirip atmaktan vazgeçebildi. Galiba her iki taraf da işine geldikçe üçüncü parasal gevşemeyi gündeme getiriyor.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir