Güne normal hatta güçlü başlayan endeks, gün içinde en yüksek 81,915’i gördü.
Öğle saatlerinde Dünya Bankası’nın global büyüme tahminini aşağıya çevirmesi ile gelen ilk satışlar, Musul’dan gelen konsolosluğumuzun bir terör örgütü tarafından basıldığı ve konsolosumuz dahil çalışanların rehin alındığı haberiyle sertleşti. Haber sonrası önünü göremeyen ama düşüşü gören, zirveden dönüşün başlamış olabileceğini düşünen yatırımcıların satışları da düşüşün sertleşmesinde etkiliydi. Dün gelen bu haber büyük bir belirsizlik oluşturdu. Belirsizlik piyasaların fiyatlayamayacağı bir etken. Bu nedenle yol haritası ortaya çıkana kadar sağlıklı bir fiyatlama mekanizmasından bahsetmek zor olacaktır. Bu da düşüşlerin devam edebileceği anlamına geliyor. Bu noktada başta hükümetten gelecek açıklamalar olmak üzere, siyasi ve askeri hareketliliğe enden olacak her türlü gelişme fiyatlarda sert dalgalara neden olacaktır. Bunun yanında sorunun sadece bir rehine krizi olmadığını da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Konsolosluk baskınına kadar çok fazla dikkate alınmayan coğrafi riskler artık öncelikli gündem maddelerimizden biri haline gelecek. Geçtiğimiz birkaç aylık süreçte fiyatlamada bu risklerin hiç birinin olmadığını defalarca dile getirmiştik. Yeni dönemde bu risklerin ıskonto edilme ihtimali ise çok daha yükseldi. Bu nedenle endekste kısa vadedeki zirvelerin dün görülmüş olduğunu düşünüyoruz. Dün 80,000’in altına sarkılmasıyla mevcut pozisyonlarını kapatmış olanların yeni pozisyon alımı için aceleci olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bundan sonraki süreçte zaman zaman tepkiler yaşanabilecek olsa da yeniden 81,000 üzerinde kapanışlar görülmediği sürece bu yükselişlerin satış fırsatı yaratmaktan öteye geçmeyeceğini düşünüyoruz. Bu düşüşte bazı teknik seviyeler dile getirilebilir anacak şuan için ilk olarak izlenecek yol haritasının netleşmesi beklenmeli. Verilecek seviyelerin şuan için çok da geçerliliği olmayacaktır. Yol haritası netleşip en azından ilk önemli konumuz olan rehine krizi çözülene kadar kısa vadeli hareketlerin peşine fazla takılmamak gerekiyor.
Son olarak benim şahsi kanaatim yol haritası netleşene kadar yani Türkiye’nin ve uluslararası toplumun vereceği reaksiyonlar belli olana kadar uluslararası ilişkiler uzmanlarının, siyasetçilerin ve siyaset uzmanlarının, askeri yetkililerin yapacağı açıklamalara daha fazla önem vermek gerekiyor. Elbette bizler de bu açıklamalardan çıkardığımız sonuçları harmanlayıp etkilerini sizlerle paylaşmaya çalışacağız. Ancak şunu unutmamak gerekiyor, önümüzde şuan risk hesaplayacak bir ortam yok, büyük bir belirsizlik var. Belirsizliğin, risklerden fazla olduğu zamanlarda da modelleme kurmanın fiyat tahmini yapmanın da aslında çok fazla bir anlamı yok.
Üzeyir Doğan’ın tüm yazıları: www.uzeyirdogan.com
