Çetin Ünsalan – Kuruş hesabı

Devletin harcadığı her kuruşun geri dönüşü ölçülecekmiş. Açıklama, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’tan geldi. Bunun için kurulan Etki Değerlendirme Dairesi Başkanlığı da faaliyete geçti.

Ne güzel, artık harcanan her kuruşumuzun hesabını ölçeceğiz? Prensipte baktığınızda fayda/maliyet hesabı, yani verimlilik açısından son derece önemli bir adım. Ama kriterlerin içine insan, toplum, sosyal devlet gibi unsurları koymazsanız, iş rakamcılığa döner.

Yani kamunun bir harcaması sadece getiri ve götürü üzerinden hesaplanamaz. Sosyal devlet olmanın getirdiği sorumlulukları da göz önüne almak gerekir. Fakat ülkeyi şirket gibi yönetmeye kalkıp, sosyal devletten de ulufe dağıtmayı anlayanlara bunu nasıl anlatacağız; emin değilim.

Ama diyelim ki kâr/zarar üzerinden ölçtüler ve meseleye buradan baktılar. Peki bu kurum, mesela İstanbul’da metrobüs için yapılan yatırımı ele alacak mı? O zaman uzmanların kendini yırttığı öneri olan raylı taşımacılık yerine, parası peşin ödenen ve ancak havalimanı gibi düz alanlarda çalışabilecek metrobüslerin alınmasının hesabını soracak mı?

Nitekim bu konudaki itiraf, bizzat İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’tan geldi. Daha önce raylı sistemi dile getirenleri kötü niyetli olarak nitelendiren zatlar, aradan 5 yıl geçince ‘yanlış yaptık’ deyip işin içinden çıktı. Yanlışı niye yaptınız; maliyeti ne oldu? Aceleye getirip, seçimlere yetiştirmek için. Ama devamı yok.

Bu kurum, Cumhuriyet tarihinin en büyük borçlanmasının gerçekleştiği aynı dönemde, rekor düzeyde özelleştirme yapıp, iktidarın paraları nereye harcadığının da hesabını dökebilecek mi? Nereye harcandığı sorulduğunda otoyollara demişlerdi.

Özelleştirme ihalesi sırasında 42 milyar dolar olan özelleştirme gelirinin, 40 milyar dolarını otoyollara harcayıp, bunu 5,7 milyar dolara satmaya kalkmanın da hesabını soracak mı?

Rıza Sarraf’ın kendi ifadesiyle cari açığın yüzde 15’ini karşılayıp, nasıl vergi listesinde olmadığına da bakacak mı? Örtülü ödeneğin nasıl kat be kat arttığını inceleyebilecek mi?

Yapılan bütçenin çok ötesine geçilip, her bakanlığın belediyeler üzerinden nasıl seçim harcaması yaptığına mercek tutacak mı? Daha önce gerek programlarımda, gerekse de yazılarımda sormuştum. Örneğin Üsküdar Belediyesi’nin bütçesinde kütüphane bütçesini arttırmasını, ama belediye ait kütüphane olmamasını sorgulayacak mı?

Vergi yüzsüzleri içinde belediyelerin ön almasını, kurumların birbirine ödeme yapmamasını dile getirebilecek mi? Çılgın projelerin kaynak bulamaması nedeniyle kamu bankalarının zorla kredi açmasını sorabilecek mi? Yüzde 90’ını görevsiz olduğu iddia edildiği halde, baraj yapımının hızla devam etmesi konusuna neşter vurabilecek mi?

Örnekleri çoğaltabilirim ama daha temel bir soruyla konuyu toparlayayım. İki senedir bu ülkede Sayıştay sene sonu bütçe raporu veremiyor. Anlaşılan o ki, önümüzdeki üç yıl boyunca da vermemeye devam edecek. Bu şartlar altında iktidarı sorgulayabilecek mi?

Eğer tüm bunları yapamayacaksa, kuruş hesabında Etki Değerleme Dairesi Başkanlığı’na ilk görev önerisini ben yapayım. Bunların hiçbirini yapamayacaksa, oluşturulan bu birimde çalışanlara ödenecek maaşları, harcırahları ve tüm harcamaları masaya yatırsın.

Yani kendisinden başlasın. Yoksa kuruş hesabı diye milletin kafasını karıştırmasın. Çünkü ortada milyon dolarlar, avrolar dönüyor da, kimse hesabını soramıyor. Bize boşuna para harcatmasın.

[email protected]

 

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir