Mahfi Eğilmez – Kredi Garanti Fonu ve Varlık Fonu Uygulamaları Üzerine Bir Değerlendirme

Kredi Garanti Fonu

Kredi Garanti Fonu (KGF) sanılanın aksine oldukça eski bir fon. 1993 yılında yeterli teminatı olmayan KOBİ’lere kefil olmak suretiyle onların finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla kuruldu. KGF’nin temel görevi KOBİ’lere teminat desteği sağlamak olarak tanımlanıyor. Türkiye’deki işletmelerin yüzde 99,8’inin KOBİ olduğu, çalışanların yüzde 78’inin KOBİ’ler tarafından istihdam edildiği, toplam yatırımların üçte birinden fazlasının KOBİ’ler tarafından yapıldığı, üretimin yüzde 54’ünün ve yaratılan katma değerin yüzde 55’inin KOBİ’lere ait olduğu dikkate alınırsa KOBİ’lerin finansmana erişimine sağlanan desteğin ne kadar önemli bir görev olduğu anlaşılabilir.

KGF’nin kaynakları şunlardır: (1) Sermayesi, (2) Hazinenin sağladığı fonlar, (3) Avrupa Yatırım Fonu’nun verdiği kaynaklar, Bakû boru hattı projesinden elde edilen kaynaklar.

KGF, KOBİ’lere finansman için kefalet desteği sağlarken bu kefaleti; banka kredileri, Eximbank kredileri, KOSGEB geri ödemeli destekleri, TÜBİTAK transfer ödemeleri, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı KOBİ destekleri, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı destekleri üzerinden sağlıyor.

İlerleyen yıllarda bankalarla protokoller imzalayarak hitap ettiği alanı genişletti. 2008’de Eximbank ile de protokol imzaladı. 2009’da Hazine, Fona 1 milyar TL’lik destek sağladı ve 20 banka Fonun prtaklık yapısına katıldı. Böylece Fonun mali yapısı güçlendirilmiş oldu. 2015 yılında Hazine desteği 2 milyar TL’ye yükseltildi. 2017 yılında şirket bazında verilebilecek garanti miktarı 200 milyon TL’ye yükseltilirken Fon tarafından verilecek Hazine garantilerinin toplam miktarı da 200 milyar TL’ye çıkarıldı.

Yazının devamı için TIKLAYINIZ. (Mahfiegilmez.Com)

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir