Borsa Yön Arıyor, Dolarda Stres Azaldı, Altın Kendi Yolunda…

Geçen hafta aslında küresel piyasalar için adeta bir tatil haftasıydı. Bizim piyasalarda da genel olarak tedirginlik ve yönsüzlük hakimdi. Dolar/TL kuru 3.98 seviyelerine kadar yükseldikten sonra, özellikle Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem’in, “Merkez Bankası gerekiyorsa faiz artışı yapacaktır” açıklaması sonrasında belirgin bir gerileme yaptı. Şu an aslında piyasalar 14 Aralık tarihine kilitlendi. Bildiğiniz üzere 13 Aralık’ta FED’in toplantısı var. Ardından da TCMB’nin PPK toplantısı olacak. Piyasalarda yapılan anketlere göre %40’ya yakın bir piyasa profesyoneli PPK’dan faiz artırım kararı çıkacağına inanıyor. 

Yeni FED başkanı olacak olan Powell bu akşam bir konuşma yapacak. Bu konuşmanın metni konuşma öncesinde yayınlandı. Aslında Powell’ı  piyasalar faiz artırmak konusunda temkinli bir kişi olarak görüyordu ama bu konuşma metninin içeriğine bakıldığında, faiz oranlarının artırılacağından bahsediliyor ve FED bilançosunun da kademeli olarak küçültüleceği belirtiliyor. Yani Yellen’in daha önce yaptığı açıklamalara benzer açıklamalar görüyoruz. Powell bu akşam Türkiye saati ile 17:45’de ABD senatosunda bir sunum yapacak ve soruları cevaplayacak. Her ne kadar konuşma metni yayınlanmış olsa da, soru-cevap bölümünde piyasalar bir miktar daha dalgalı olabilir. Konuşma metninin yayınlanması piyasalarda şimdilik belirgin bir etki yapmadı. Öte yandan bildiğiniz üzere Trump’ın vergi reformu da yılan hikayesine döndü. Perşembe günü bu reform senatoda oylamaya açılacak ama iki tane Cumhuriyetçi senatör bu reforma karşı çıkıyor. Bu da ABD dolarının zayıflamasına neden oldu. Bu arada Kuzey Kore’nin yeni bir füze denemesi yapacağına ilişkin haberler de piyasaları temkinli olmaya itiyor. Bu nedenle Asya endeksleri ve ABD vadelileri bugün bir miktar aşağıda bulunuyor.

Bildiğiniz üzere, hem gösterge faiz hem de 10 yıllık devlet tahvili faizleri son 10 yılın rekorlarını kırmış ve yükselmeye devam ediyordu. Fakat, Merkez Bankası’nın PPK toplantısından faiz artırım kararı çıkacağı beklentisi faizlerde gerilemeye neden oldu ve bu cephedeki stres azaldı. Bu arada TL’nin de dolara karşı değer kazandığını gördük.

DOLAR/TL 

Bu grafikte dolar/TL kurunun günlük hareketlerini görüyorsunuz. Eylül ayından bu yana yükselen bir trend görüyoruz. Doların 2017 başında gördüğü en yüksek seviye 3.96 seviyesiydi ve son yükselişte dolar yeni zirve olarak 3.9830 seviyesini gördü. Şu an için kısa vadeli desteği 3.89 seviyesinde bulunuyor. Alttan çizdiğimiz mavi trend çizgisi ise, 3.8650 civarında orta vadeli bir destek oluştuğunu gösteriyor. TKE göstergesi dolara olan talebin uzun süredir güçlü olduğunu gösteriyor. Genel olarak 40 ile 80 arasında dalgalanan TKE göstergesi orta vadeli talebin hala güçlü seviyede olduğunu gösteriyor. Şu an için dolar TL kurunda en azından 14 Aralık tarihine kadar 3.88 ile 3.98 aralığında dalgalanmanın devam etmesini bekleyebiliriz. Fakat bu kanal içinde uzun süre devam edemez.

Doların Yönü

Doların yönünü iki ana faktör belirleyecektir. İç ve dış faktörler. İç faktör olarak PPK toplantısı en önemli faktördür. Bu toplantının kararları dolarda ciddi dalgalanmalar yaratmaya adaydır. PPK toplantısı için önümüzde iki hafta var ve bu iki hafta içinde doların hareketlerini belirleyecek ana etken dış gelişmeler ve özellikle de dolar endeksi (DXY) olacaktır. Bu endeksi etkileyen ana faktörler ise, enerji fiyatları, ABD’deki vergi reformu (Reform beklentisi artarsa dolar güçlenir) ve FED toplantısında alınacak karar ile toplantı sonrasında yapılacak olan açıklamalardır.  Doların yönünü kısa vadede belirleyen ana faktörler bunlar olduğu için ve bu konudaki en önemli gelişmeler 13-14 Aralık civarında olacağı için, bu süreye kadar dolar/TL kurunda da yatay dalgalanma beklemek yanıltıcı olmayacaktır. Bu arada Reza Zarrab davası konusundaki gelişmelerin de kurlar üzerinde etkili olabildiğini gördük. Anlaşılan o ki; Reza Zarrab tanık olarak bulunacak. Bu davadaki gelişmeler dolar kuru üzerinde ani hareketlere neden olabilir. Özellikle de mahkemenin yapılacağı günlerde dolar üzerinde stres görebiliriz. Fakat doların orta vadeli yönü, FED ve TCMB toplantılarından sonra daha net bir hal alacaktır.

CANLI DOLAR/TL TEKNİK ANALİZ GRAFİKLERİ İÇİN TIKLAYIN!

  • FED’in Aralık toplantısında faizleri 25 baz puan artırması bekleniyor. Dolayısıyla bu beklenti fiyatların içinde bulunuyor. Faizin artırılması dolar üzerinde çok önemli bir baskı yaratmaz. Fakat, faiz artırımı yapılmazsa, diğer şartlar aynı kalmak şartıyla dolar/TL kurunda en az 5-6 kuruş düşüş beklerim.  Eğer faiz artırırsa belki 1-2 kuruş yukarı hareket olabilir ama asıl etki yaratacak konu; FED’in faiz artırım kararı sonrasında yapacağı açıklamalar ve FED üyelerinin cevaplamış olduğu anket sonuçlarıdır. 2018 yılına ilişkin olarak şu an bir tane faiz artırımı beklentisi var. Bu toplantıdan sonra eğer piyasalar 2018’de en az 2 veya 3 faiz artırımı olacağına kanaat getirirlerse, her ne kadar 25 baz puanlık artış beklentisi fiyatlara girmiş olsa da, dolar/TL kurunda 5-6 kuruş artışı beraberinde getirir ve hatta 4 TL seviyesinin aşılmasına neden olur. Bu yüzden okuyucu şunun farkında olmalıdır; 25 baz puanlık bir faiz artırımı sadece 1-2 kuruşluk bir oynama yaratabilecekken, aynı faiz artırımı, diğer açıklamalara bağlı olarak 5-6 kuruşluk sert hareketlere de sebep olabilir.
  • TCMB’nin PPK toplantısından ne tür bir karar çıkacağını hiç bu kadar merak etmemiştim. Cemil Ertem bir yandan TCMB gerekeni yapacaktır derken, Sayın Cumhurbaşkanımız da “işlerine karışmıyoruz işte sonuç böyle oluyor”  cümlesini kullanarak sanki bundan sonra artık TCMB’yi kendi başına bırakmayacakları algısını yarattı. Dolayısıyla, 14 Aralık’taki PPK toplantısı sürprizlere gebe bir toplantı olacaktır. Bildiğiniz üzere daha önce de faizlerin artırılması gerekirken Merkez Bankası yeni bir yol bulmuş ve haftalık repo faizini artırmak yerine geç likidite penceresi faizini artırarak en azından “bakın faizi artırmadık” demeye getirmişti. Geç likidite penceresi faizinin ötesinde baka bir faizimiz de yok. Eğer artış yapılacaksa, bu faizin artırılması gerekiyor. Şu an piyasa psikolojisine baktığımızda eğer MB’dan bir faiz artışı gelmezse, doların 4 TL seviyesini aşması söz konusu olabilecektir. Eğer 1 puanlık bir artış gelirse, dolar önce hızlı bir düşüş yapar ve bu seviyede fazla kalamaz V çıkışıyla yeniden yukarı harekete başlar, yani 1 puanlık faiz artışı yaraya merhem olmaz. 2 puanlık bir faiz artışında ise DOlar 3.90’ın altına geriler ve 3.82 ile 3.90 arasında bir yerde karar bulur.

Merkez Bankasının Yerinde Olsam Ne Yapardım?

Eğer Merkez Bankası bu ülkeye bir iyilik yapacaksa ve gerçekten de piyasalara çok ciddi olumlu bir mesaj vermek istiyorsa, bu geç likidite penceresi (GLP) işinden vazgeçip, faiz artırmayacaksa haftalık repo faizini %12.25 seviyesine çekmeli, buna mukabil, GLP faizini de 14.25’e çekmeli ama piyasaya verdiği parayı haftalık repo faizinden vererek dolambaçlı yolları bırakmalıdır.

BORSA

BIST-100 endeksinin günlük grafiği yukarıda görülüyor. 103 bin seviyelerine kadar gerileyen endeks bu seviye ile 105.250 aralığında dalgalanma yapıyor. 3 bin puanlık bantta olan bu dalgalanmanın bir süre daha devam etmesini ve endeksin yönünün bir süre daha belirsiz kalmasını bekliyorum. TKE göstergesi de eksi bölge ile 20 arasında dalgalandığı için yükselişler cılız kalırken aşağı yönlü hareketlerde hızlanma olabilir. Bu gösterge 40 seviyesinin üzerine çıkmasına rağmen, eğer 160 bin seviyesi yukarı geçilmemişse, bu tür bir yükseliş kalıcı olmayacaktır. Ama 105.750 üzerinde bir kapanış ve TKE göstergesinin de 50’nin üzerine gelmesi, endeksi yeniden 110 bin direncine kadar taşıyacaktır. Fakat bu tür bir durumun oluşması için FED ve PPK toplantıları belirsizliğinin bitmesi gerekir diye düşünüyorum. Sonuç olarak borsada şu an kaotik bir süreç hakim ve eğer yeniden 100-101 bin aralığı görülürse o seviyede alımlar gelebilir. Önümüzdeki bir iki hafta içinde eğer endeks 1.2 milyar lotun üzerinde bir i,şlem miktarı ile, 102.500 veya daha altına düşecek olursa, kısa vadeli kar amaçlı alım fırsatı doğacaktır. 102.500 aşağı kırılırsa o noktada panik satışlar artabilir. İşlem miktarının günlük bazda 700 milyon lotun altına düştüğü anda da alım yapılabilecek duruma gelir.

CANLI BIST GRAFİKLERİ İÇİN TIKLAYIN!

ALTIN

Altın/onz grafiği yukarıda veriliyor. DXY endeksindeki gerileme altına yarıyor. Hem faiz artışlarının zayıflayacak olması beklentisi hem de Kuzey Kore endişeleri altını 1300 dolara kadar yükseltmişti. Bu seviyede bir psikolojik direnç var. Fakat 1260 dolar seviyesi çok belirgin güçlü bir destek olmuş durumda. Altın 1306 dolar veya üzerinde kapanış yaparsa kısa vadeli long pozisyon açılarak 1299 dolar seviyesine stop konulabilir. 1305 direncinin kırılması durumunda 1335-1345 dolar seviyelerine kadar yükseliş gerçekleşebilir. Gram/altında ise hareketlere hem altın hem de dolara bağlı olacaktır. 160 TL’nin altına orta ve uzun vadeli pozisyon açılabilir. Zaten yazılarımı okuyorsanız çok uzun süredir portföylerde en az %15-20 altın bulundurulabileceğni belirtiyordum. Almış olanlar varsa bence pozisyonlarını korumaya devam edebilirler.

CANLI ALTIN TEKNİK ANALİZ GRAFİKLERİ İÇİN TIKLAYIN!

Herkese bol kazançlı bir gün olması dileğiyle…

NOT: Temel Analiz Stratejileri’ne ilişkin en yeni ve son  eğitimim Borfin’de yayınlandı. Uzun vadeli yatırıma ilgi duyanlar bu eğitimi alabilirler.  LİNKhttps://www.borfin.com.tr/egitim/Icerik.aspx?ID=6714&UrunID=2299

 

“Borsa Yön Arıyor, Dolarda Stres Azaldı, Altın Kendi Yolunda…” ile ilgili 3 yorum

  1. 2018 falim 1-aday olmayacak 2-imkb 130.5 bin i gorecek 3-usd/tl 4.9 u gormeden rahatlamiyacak yatirim tavsiyesi degildir.

  2. sayın hocam tüm riskleri TL satın aldı.yakın zamanda dolar 3,45-3,550 TL arasına sert şekilde gelecektir.borsa da ise önce 95 000 endekse sert şekilde düşürecekler sonra buradan toplamaya başlayıp mayıs ayı gibi 130-150 000 endekse gelecektir.altının gramı ise 147-151 TL arasında geri çekilmesini beklemekteyim.

Yorumunuzla Bu Yazıya Katkıda Bulunun

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir